“Şâiru’n-Nebî”, “Ebu’l-Mudarrib” (Cengâver), “Ebu’l-Hüsâm” (Keskin Kılıç) gibi ünvanlarda anılan Hassân b. Sâbit (r.a)’ın “korkak” bir kişi olduğu yolunda son zamanlarda gündeme gelen iddiaların doğru olup olmadığı sıklıkla sorulur oldu. Sözü uzatmadan konu hakkında söylenmesi gerekenleri özetle şöyle ifade edebiliriz: 1. Adı geçen sahabî hakkındaki bu iddianın kaynağı; İbn İshâk, el-Vâkıdî, İbn Sa’d, et-Taberî (Târîh’inde), el-Hâkim ((el-Müstedrek’de), et-Taberânî (el-Kebîr’de), Ebu’l-Ferec el-Isfehânî (el-Eğânî’de), Ebû Ya’lâ ve el-Bezzâr (Müsned’lerinde), İbn Hazm (Cevâmi’u’s-Sîre’de), el-Beyhakî (Delâilu’n-Nübüvve’de), ez-Zehebî (Târîhu’l-İslâm ve Siyeru’n-Nübelâ’da), İbn Kesîr … Devamını Oku
Cihad ve Gençlerimiz
Bu ülkede İslam’ın diğer yönlerini olduğu gibi “cihad” hükmünü ve bu hükmün pratiğini de kendisine “Selefî” diyen kardeşlerimizden öğrenmek durumunda kalmış gençlerimizin sayısı önemli bir yekün oluşturuyor. Bunda bütün kabahat onların değil şüphesiz. Onlara bunu anlatması gereken bizlerin, yetki sahiplerinin, karar mekanizmalarının başında bulunanların, konuşanların, yazanların.. bu noktada sorumluluğu büyük. Bu noktada kemiyet ve keyfiyet planında daha fazlasının yapılması gerektiği ortada.. Ancak İslam adına öğrenilmesi gereken şeyleri Selefî/Cihâdî diye anılan kesimlerden öğrenme ısrarı gerçekten bir “yoksunluğa” ve … Devamını Oku
Bu da Geçer Yâ Hû
el-Münâvî’nin Feydu’l-Kadîr‘inde okumuştum: [arabic-font] الظلم لا يدوم، وإن دام دمر؛ والعدل لا يدوم، وإن دام عمر. [/arabic-font] ez-Zulmü lâ yedûmu, ve in dâme demmere, Ve’l-adlu lâ yedûmu, ve in dâme ammere. Zulüm berdevâm olmaz; olsa târumâr eyler; Adl dahî dâim olmaz; ger olsa i’mâr eyler.[1]Ancak Osmanlı Türkçesi ile tercümenin hakkı verilebilirdi. Ben de öyle yapmaya çalıştım. Gençler biraz zorlanacak ama… Bu ümmet ne badireler atlattı uzun tarihi boyunca.. Ne ihanetler, kahpelikler gördü; ne zulümler yaşadı.. Hicret’e zorlanan … Devamını Oku
Efendimiz (sav)’in Son Peygamber Olduğu Anlatan Rivâyetler
Bugün bir kardeşimiz, “Efendimiz (s.a.v)’in “son peygamber”” olduğuna dair rivayetlerin durumunu sordu. Aklıma ilk olarak es-Süyûtî’nin Katfu’l-Ezhâr’ı ile el-Kettânî’nin Nazmu’l-Mütenâsir’i geldi. Mütevatir hadisleri toplamak maksadıyla kaleme alınmış bulunan bu eserlerde konuyla ilgili herhangi bir bilgiye rastlamadım.
Guneymân, Eş’arîler ve Gerçekler
Bu coğrafyaya dışarıdan taşınan diğer ithal din tasavvurları gibi, teşbih/tecsim akidesi de bozuk ve zararlı olduğu için, diğerleriyle olduğu gibi onunla da ilmî zeminde mücadeleye Allah Teala izin verdiği sürece devam edeceğim. “Yapacak başka iş kalmadı mı?” diyerek, bu mankurtlaştırıcı ideolojiyi değil de benim çabamı garipseyenlere tavsiyem, 14 asırdır bu Ümmet’in neye nasıl iman ettiğini ve birlik-beraberliğini hangi zeminde tesis ve idame ettiğini iyice araştırmalarıdır…
Mehdi Üzerinden Kurnazlık Yapmak
FETÖ vesilesiyle bir kere daha gündeme gelen ve çift taraflı istismar edilen “Mehdîlik” meselesi hakkında açıklama yapma zarureti hâsıl oldu
Sn. Adnan İnanç
Sn. Başbakan tarafından Sn. Adnan İnanç’ın danışman olarak atandığı konusunda geçtiğimiz gün medyada yer alan haberler üzerine tepki içerikli bir paylaşımda bulundum. Bu tepkinin tek bir sebebi vardı: İnanç’ın Mustafa İslamoğlu ile yakın münasebeti ve Hilal TV genel müdürlüğü yapmış olması. (Mustafa İslamoğlu’nun çizgisini ve görüşlerini niçin yanlış ve “tehlikeli” bulduğumu daha önce kamuoyu önünde pek çok kere izah ettiğim için burada bu noktanın ayrıntısına girmeyeceğim.) Söz konusu paylaşımımın ardından dün akşam (25 Temmuz) Adnan bey beni … Devamını Oku
Enbiya Yıldırım’ın Derdi Adını Temize Çıkarmak Mı, Durumdan Vazife Çıkarmak Mı?
Ankara İlahiyat’a intikal ettikten sonra kabak çiçeği gibi açıldı adeta Enbiya Yıldırım. Daha bir sosyalleşti. Tesadüf müdür, yoksa “ben tesadüfe inanmam” diyenler bakımından başka bir açıklaması var mıdır, bilemiyorum.. Durumdan vazife çıkarması da bu döneme denk geliyor. En azından “benimle ilgili durumlardan” vazife çıkarması.. Bir süre önce Diyanet İşleri Başkanı’nın İran ziyaretiyle ilgili yazdıklarıma ilginç biçimde o tepki verdi. Bir an, “Diyanet İşleri Başkanı’nın basın müşavirliğine mi atandı acaba” diye düşündüm. Aldırmadım, cevap vermeye gerek duymadım.. İçerlemiş … Devamını Oku
Peygamberler’in Hepsi Müslümandır!
Ömer Faruk Harman hocayı dinliyorum.Hz. İsa'nın yahudi olduğunu ve "yahudi bir anneden" (Hz.Meryem) doğduğunu söylüyor. İnanılır gibi değil! — Ebubekir Sifil (@EbubekirSifil) 8 Haziran 2016 Hz.İsa'nın yahudi olduğu inancı ne Müslümanlara,ne Yahudilere,ne de Hristiyanlara aittir!Dinler Tarihi müslüman bakışıyla yeniden yazılmalı. — Ebubekir Sifil (@EbubekirSifil) 8 Haziran 2016 Prof. Dr. Ömer Faruk Harman hocanın TRT 1 ‘deki programda söyledikleri ne “sürç-i lisan”dır, ne de “tasvir”. Hoca, Hz. İsa (a.s)‘ın “Yahudi” olduğunu, Yahudi bir anneden (Hz. Meryem) dünyaya geldiğini … Devamını Oku