“İki Günü Birbirine Eşit Olan…” Hadisi

Ebubekir Sifil2010, 2010 Yılı, Gazete Yazıları, Ocak 2010, Ocak Ayı 2010 OS, Okuyucu Soruları

Soru İnanç sistemimizde yer alan, fakat hayatımıza aksetmeyen “İki günü birbirine eşit olan zarardadır” hadisi şerifini bize geniş manada izah edebilir misiniz? İbadet hayatımıza iş hayatımıza sosyal hayatımıza nasıl yön vermesi gerekir.? (yani daha fazla ibadet mi yapacağız, daha fazla para mı kazanacağız, daha fazla insan mı tanıyacağız, daha fazla kitap mı okuyacağız v.b. Bu konuda yardımcı olursanız çok sevinirim. Cevap Halk arasında hayli yaygın olan bu cümle, aslında uzun bir hadisin bir parçasıdır. Hadisin aslı şöyledir: … Devamını Oku

Hangi Ehl-i Sünnet?

Ebubekir Sifil[dosya], 2010, Ehl-i Sünnet, Gazete Yazıları, Ocak 2010

Bugünü ve geçmişi bir takım ideolojilerin gözlüğüyle okuma kolaycılığının pazarlamasını yapmak dışında herhangi bir marifeti olmayan bazı çevrelerin, “Ehl-i Sünnet” vurgusuna her rastladığında niçin kırmızı görmüş gibi davrandığını anlamak zor değil. Olaylara, fikirlere ve vakıalara ideolojilerin refleksiyle tepki vermenin tabii ve kaçınılmaz sonucudur bu. Bu çevrelerin tesbitine göre Ehl-i Sünnet çizgi, zaman içinde bir tür “eksen kayması”na maruz kalmış, Ehl-i Sünnet’in selefi ile halefi arasında belirgin bir tavır ve tarz farklılığı ortaya çıkmıştır. Bugün Ehl-i Sünnet adına … Devamını Oku

Alevi Açılımı-2

Ebubekir Sifil2010, Gazete Yazıları, Ocak 2010

Bir önceki yazıda Ehl-i Beyt imamlarının Ehl-i Sünnet’in diğer imamlarıyla ve kesimleriyle ilişkisinin nasıl cereyan ettiğinin kısaca izini sürmüştük. Elbette meseleyi bir köşe yazısı çerçevesinde bütün boyutlarıyla ortaya koymak mümkün değil. Konuyla ilgili olarak ağızdan kulağa dolaşan ve zaman içinde “tarihi gerçekler”e dönüşmüş bulunan malumatın, bir kısım hakikatlerin üstünü örtücü bir fonksiyon icra ettiği görmezden gelinmemelidir. “Bir kısım” Emevi ve Abbasi sultanlarının “bir kısım” Ehl-i Beyt’e reva gördüğü muamelenin adının “zulüm” olduğu açıktır. En az bunun kadar … Devamını Oku

Mezhepler Üzerine-2

Ebubekir Sifil2010, 2010 Yılı, Gazete Yazıları, Ocak 2010, Ocak Ayı 2010 OS, Okuyucu Soruları

Okuyucu sorusunun, “Kişi tabi olduğu mezhebi neye göre belirler?” kısmının cevabı şudur: Elbette bir imamı taklid etmek durumundaki kişi (mukallid), taklid edilen kişi konumundaki insanların ilmî seviyelerini, ya da usullerini değerlendirecek konumda değildir. Bu itibarla mezhep seçiminde daha başka hususlar belirleyici olmaktadır. Bunların başında, taklid edilecek kişinin ya da mezhebin özellikleri gelmektedir. Söz gelimi “İmam Ebû Hanîfe nassların yapısına, delalet vecihlerine, gayelerine, lafızların altında yatan manalara daha fazla ehemmiyet atfeder” diye düşünerek bu imamın mezhebini taklidi tercih … Devamını Oku

Alevi Açılımı-1

Ebubekir Sifil2010, Gazete Yazıları, Ocak 2010

Alevilik, merkezinde Hz. Ali (r.a) bağlılığının, Ehl-i Beyt muhabbetinin ve bunlardan kaynaklanan insanî ve İslamî değerlerin bulunduğu inanışın adıysa, bütün Müslümanlar Alevidir. Zira söz konusu bağlılık ve muhabbet her müslümanın “eşyanın tabiatı” gereği bilincinde ve vicdanında yaşattığı “İslamî tavır”dır. Günümüzde, tarihte yaşanmış birtakım siyasî hadiselerin bıraktığı bir tortu olarak, kendisini yine ağırlıklı biçimde siyasî bir tavır biçiminde ortaya koyan gerilimin, Din’in özünden kaynaklanmadığını bilmek ve kabul etmek, yüzyılların biriktirdiği problemlerin çözümü için doğru başlangıç noktasını teşkil edebilir. … Devamını Oku

Lyon Mektubu

Ebubekir Sifil2010, Gazete Yazıları, Ocak 2010

Fransa’daki 3. günüm. Yağmur sürekli tepemizde. Güneş arada bir bulduğu boşluktan istifadeyle hemen yüzünü göstermek istiyor. Ama yağmur bulutları bunu fark etmişçesine derhal kapanıyor ve üstümüze boşalıyor… İki ayrı program yaptık şu ana kadar. Bugün (Pazar) üçüncüsünü yapacağız inşaallah. Kendi aralarında Türkçe konuşma ısrarında olanlar için bile, Fransızca’nın anadil konumunu elde etmek üzere olduğu bu ülkede tek  problem “konuştuğunuzun” anlaşılamama ihtimali değil. “Anlattığınızın” anlaşılmaması ihtimali daha fazla ve asıl tehlikeyi de bu oluşturuyor. Ancak gerek Fransa’da gerek … Devamını Oku

Mezhepler Üzerine

Ebubekir Sifil2010, 2010 Yılı, Gazete Yazıları, Ocak 2010, Ocak Ayı 2010 OS, Okuyucu Soruları

Soru Mezhepler (Hanefi, Şafi, Hanbeli, Maliki) hakkında yazabilir misiniz? Kişi tabi olduğu mezhebi neye göre belirler? Mezhepler arsı geçiş var hangi hallerde olabilir? Özetle, mezhepler konusunda detaylı açıklama yapma imkanınız olabilir mi? Cevap Günlük hayatın hemen her anında mezhep meselesini ilgilendiren bir durumla karşılaşıyoruz. Bu sebeple mezhep meselesinin bu derece sık gündeme gelmesini yadırgamamak gerekir. Mezhep, kısaca hayatı vahyin gösterdiği istikamette yaşayabilmek için, bir başka ifadeyle vahyi hakkı verilmiş bir anlama faaliyetinin konusu yapabilmek için gerekli usul … Devamını Oku

Modern Dünyada İman-Amel Münasebeti

Ebubekir Sifil2010, Gazete Yazıları, Ocak 2010

Vahyin temel hedefinin barış, özgürlük, adalet, eşitlik, zenginlik, gelişme/kalkınma, refah… gibi “temel ilkeler”in gerçekleştirilmesi olduğunda bütün modernistler görüş birliği içindedir. “Önemli olan bu ilkelerin hayata geçirilmesidir. Bunun yolu/metodu önemli değildir” derler. Bu sebeple İslam’ın toplumsal hayatı düzenlemeye matuf bağlayıcı hükümler/kalıplar getirmediğini, bahsi geçen ilkelere ulaşmak için her tarih ve coğrafyada farklı modeller ortaya konulabileceğini söylerler. İslam’a, kaynaklarına ve Müslümanların tarihi tecrübelerine “Batılı bir müslüman entelektüel” gözüyle bakan Tarık Ramazan’ın iddia ve eleştirilerinin temelinde de bu bakış açısı … Devamını Oku

Karaman Hoca Ve Taha Akyol-4

Ebubekir Sifil2010, Gazete Yazıları, Hayrettin Karaman, Ocak 2010, Şahıslar

Bir önceki yazıda Karaman hocanın, recmin “hadd” değil, takdiri ve uygulaması yöneticilere bırakılmış “ta’zir” türünden bir ceza olduğunu söylediğini görmüştük. Yazının sonunda bunun problemli bir tesbit olduğunu belirtmiş ve gerekçesi üzerinde bugün duracağımı söylemiştim. Evet, bu, problemli bir yaklaşımdır; zira: Zina eden bekâr bir kimseye içtihadla değiştirilemeyecek bir ceza (hadd) verilmesini hükme bağlayan vahyin, aynı suçu evli birisi işlediğinde içtihada açık bir alan öngördüğünü söylemek Karaman hocanın kendi mantalitesi açısından mümkün değildir. Çünkü “Bekârlık bir tahrik sebebi … Devamını Oku

Çeşitli Meseleler-5

Ebubekir Sifil2010, 2010 Yılı, Gazete Yazıları, Ocak 2010, Ocak Ayı 2010 OS, Okuyucu Soruları

Seferde nafile kılmanın hükmü nedir? Seferde (yolculuk halinde) nafile namaz kılmanın cevazı konusunda mezhepler arasında ittifak vardır. Efendimiz (s.a.v)’in, sefer halindeyken hayvanının üzerinde nafile namaz kıldığı, bir çok sahabîden sahih senedlerle nakledilmiş ve bu rivayetler bütün mezhepler tarafından hükme medar kılınmıştır.[1]Geniş bilgi ve rivayetler için bkz. el-Cassâs, Muhtasaru İhtilâfi’l-Ulemâ, I, 315; İbn Abdilberr, el-İstizkâr, VI, 120 vd.; Vehbe ez-Zuhaylî, el-Fıkhu’l-İslâmî ve Edilletuh, … Continue reading Taaddüd-ü zevcat meselesine bir müslümanın bakışı ne olmalıdır? Taaddüd-i zevcat (erkeğin birden dörde … Devamını Oku