Cehennem Hayatı

Ebubekir Sifil2003, 2003 Yılı, Gazete Yazıları, Kasım 2003, Kasım Ayı 2003 OS, Okuyucu Soruları

Soru Harun Yahya, Cennet Cehennem adlı kitabında insanların cehenneme girdikten sonra (bir daha) çıkamayacağını ve cehennemin ebedi olduğunu söylüyor. Bunu ayetlerle kanıtlıyor. İnsanların, günahlarının cezasını çektikten sonra cennete gireceği (inancı)nin bir hurafe olduğunu söylüyor. Bu konuda bilgi verir misiniz? Cevap Harun Yahya’nın, soruda yer aldığı gibi Cennet Cehennem adlı bir kitabının varlığından haberdar değilim. Ancak onun Ölüm Kıyamet Cehennem adlı bir kitabının bulunduğunu biliyorum ve soruda yer alan hususlar, yaklaşık olarak aynı ifadelerle bu eserde geçmektedir. Önce … Devamını Oku

Müteferrik

Ebubekir Sifil2003, 2003 Yılı, Gazete Yazıları, Kasım 2003, Kasım Ayı 2003 OS, Okuyucu Soruları

Soru Altın ve ipek (erkeklere) niçin haram kılınmış olabilir? Tek sayıların çift sayılara ve sağın sola üstünlüğünün mantığı nedir? (Örneğin helaya sol, mescide sağ ayakla girmek vs.) Cevap Gerek bu köşede, gerekse başka yerlerde bir hususu ısrarla vurgulamaya çalışıyorum: Mü’minlerin Kur’an ve Sünnet’le ilişkisi, bu iki kaynağı, “anlamak”tan başlayıp, onları “içselleştirme”ye kadar giden bir süreci içerir. Burada “içselleştirme” kelimesiyle ifade ettiğim vakıa, Kur’an ve Sünnet’in mü’minde “tecessüm” etmesi tarzında kendini gösterir. “Kur’an’dan başka kaynak tanımayız” teranesi ile … Devamını Oku

Nikâh

Ebubekir Sifil2003, 2003 Yılı, Gazete Yazıları, Kasım 2003, Kasım Ayı 2003 OS, Okuyucu Soruları

Soru (…) Almanya’da yaşıyoruz. (…) Sizden bir konuyu Allah rızası için öğrenmek istiyorum. (…) Çocuklarımız, kızlarımız Almanya’da ve Alman toplumu içinde yaşıyorlar. Bu çocuklarımızın bazıları İslam’ı biliyor, bazıları bilmiyor, bazıları ise az biliyor. (…) İkinci bir grup var ki bu bizi derinden düşündürmektedir. Bu grupta olanlar (kızlar), evet, her nasılsa Alman delikanlıyı sevmiş, geri dönüşü de mümkün görünmüyor. Evlenmeye karar vermişler, resmi işlemler tamam; delikanlı İslam’ı kabul etmese de evlenmeye karar verilmiş. Ancak kızımız vicdan azabı çekiyor, … Devamını Oku

Okuyucu Soruları-17 Sahabe

Ebubekir Sifil2003, 2003 Yılı, Gazete Yazıları, Kasım 2003, Kasım Ayı 2003 OS, Okuyucu Soruları

Buraya alamayacaım kadar uzun alıntılar içeren e-mailinde bir kardeşim, Sahabe konusunu ele almamı istemiş. Gönderdiği e-mailde yer alan alıntılarda, kimlere sahabî deneceği konusunda farklı birkaç nakil yer alıyor. Bu nakilleri kaynağından araştırarak tekit etme ihtiyacı duymadım. Zira mezkûr nakillerin, Ehl-i Sünnet‘in sahabî sayarak hürmet gösterdiği bazı isimlerin cerhine yönelik olduğu, dolayısıyla hangi cenahtan geldiği açık. Bu konuda burada yapmayı tercih edeceğim şey, Ehl-i Sünnet‘in Sahabe anlayışını ve bu anlayışın altında yatan gerekçeleri kısaca tekrarlamaktan ibaret olacak. Bilindiği … Devamını Oku

Okuyucu Soruları-16 Suç-Ceza Dengesi

Ebubekir Sifil2003, 2003 Yılı, Gazete Yazıları, Kasım 2003, Kasım Ayı 2003 OS, Okuyucu Soruları

Soru: Sayın yazar. İslam’da ceza, suçun misli kadardır. Bu, Allah’ın kanunudur ve Kur’an-ı Kerim’de de böyle yazar. Yani bir suç bilerek de işlense, cezası kendine eşittir. Şimdi nasıl olur da bir gün orucumu bozdum diye altmış gün oruç tutuyorum? Ha, belki iyi niyetle sonradan birileri bunu İslamiyet’e sokmuş olabilir. İyi niyet: İnsanların kolay bir şekilde orucunu bozmasını engellemek. Kötü sonuç: Oruç tutmak isteyip te kendine güvenemeyenlerin oruç tutmasını engellemek. Yani insan diyor ki: Bir gün oruç tutmayı … Devamını Oku

Okuyucu Soruları-15 Müçtehid İmamlar ve Hadis

Ebubekir Sifil2003, Gazete Yazıları, Kasım 2003, Kasım Ayı 2003 OS

Son üç yazıya konu olan soruda yer alan ve soru sahibinin atıfta bulunduğu kişi (veya kişiler) tarafından ileri sürülen iddia üzerinde duracağım bugün. Bu iddiayı önemsememin sebebi, bilgi eksikliğinden kaynaklanan önemli tesbit hatalarına yol açması ve kendisine zihinlerde yer edinebilmesidir. Hatırlanacağı gibi soruda “Eğer oruç keffareti fetvasını veren alimler, ilgili rivayetin Ahmed b. Hanbel‘in el-Müsned‘indeki varyantını görmüş olsalardı öyle fetva vermezlerdi” tarzında bir tesbit nakledilmişti. Hadis tarihi ve Hadis-Fıkıh ilişkisi konusunda az-buçuk mürekkep yalamış olan hemen herkes … Devamını Oku