İmam Ebû Hanîfe ve Allah Teala’nın Cihet ve Mekândan Tenzihi – 4

Ebubekir Sifil2015, 2015 Yılı, Ebû Hanîfe, Gazete Yazıları, Okuyucu Soruları, Şahıslar, Şubat 2015, Şubat Ayı 2015 OS

Geçen 3 yazı (1.Yazı, 2.Yazı, 3.Yazı için tıklayınız)* boyunca naklettiğim hususlardan açıkça anlaşılmaktadır ki İmam Ebû Hanîfe, Allah Teala’nın mekânsal anlamda “gökte” olduğunu söylemeyi kesinlikle onaylamamakta, tam tersine Yüce Allah’a mekân isnadı anlamına gelecek her türlü yaklaşımı reddetmektedir. Bütün bu arka planı aklımızda tutarak baktığımızda İmam’ın, Allah Teala’ya dua edilirken aşağıya değil yukarıya yönelmemizdeki hikmeti de,  “Cariye hadisi” konusundaki tavrını da aynı bağlamda, yani “tenzih merkezli” olarak değerlendirmemiz gerektiği kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla İmam Ebû Hanîfe’nin “Eynellah … Devamını Oku

Efendimiz (sav)’in Hukukunu Korumak -1

Ebubekir Sifil2015, Gazete Yazıları, Ocak 2015

“Alemlere rahmet” olarak gönderilmiş bulunan Hz. Peygamber (s.a.v)’e, Yüce Allah nezdindeki değeriyle mütenasip hürmet ve ta’zimi göstermek, gerek şahsının, gerekse –başta âl ve ashabı olmak üzere– değer verdiklerinin hukukunu korumak Ümmet için temel bir görevdir. Ümmet-i Muhammed kendi aralarında bu noktaya son derece büyük bir hassasiyet göstermiş, anlaşmalı (zimmî/muahid) gayrimüslimlerin de bu noktada gerekli ciddiyet ve hassasiyeti göstermesini beklemiştir. Efendimiz (s.a.v)’i, O’na gösterilmesi gereken hürmetle bağdaşmayacak tarzda anmak, kadrini tenkıs edici söz söylemek ve tavır sergilemek bu … Devamını Oku

Muhtelefun Fih

Ebubekir Sifil2012, Akaid, Fıkıh, Gazete Yazıları, Hanefî, Konularına Göre, Mart 2012, Şafiî, Şahışlar, Tasavvuf

Bir Müslüman için, fikirler, olgular, durumlar ve hükümler üç kategoride toplanır: “Doğrular”, “Yanlışlar ve “Muhtelefun fih” olanlar. Eğer itikadî bir mesele söz konusu ise bu üçlü kategori şöyle bir mahiyet arz eder Delaleti ve sübutu kesin nasslara dayanan meselelerin kabulü şarttır. Bu türlü nassların kabul edilmesini istediği hususları kabul, reddedilmesini istediği hususları reddetmek temel ve tabii bir mü’min tavrı olarak ortaya çıkar. Aksi istikametteki inanış ve tutumlar kişinin iman iddiasını boşa çıkartır. Bu türlü nasslarla sabit hususlara … Devamını Oku