Enformasyon çağında olduğumuz söylenir ya sık sık; maruz bulunduğumuz duruma bakınca, bunu, başına olumsuzluk belirten ekle “dezenformasyon” şeklinde anlamak gerekir aslında. Enformasyon “propaganda”ya dönüşünce “stratejik” bir mahiyet kazanıyor zira. Ve yaşadığımız, bu anlamda tam anlamıyla bir “maruz kalma” durumu… Evet, yıllardır dilim döndüğünce üç çağdaş bid’at akımın -Modernizm, Vehhâbizm ve Şiizm- İslam coğrafyası -ve o çerçevede ülkemiz- için tehdit oluşturduğunu söylüyorum ve söylediklerimin arkasındayım. Bunlar arasında Şiizm’in altını kalın çizgilerle çizmemiz gerekiyor. Gerekiyor, zira İran’ın, ülkemizde ve … Devamını Oku
Şii Yayılmacılığı
İran bir taraftan bölgede inisiyatif ve etki alanını genişletmeye dönük politikalar izlerken, diğer yandan kadim ve genetik Sünni düşmanlığı refleksiyle Şii karakterli yayılmacı politika dip dalga halinde ilerliyor. Oysa düz mantıkla bakınca bölge ve dünya ölçeğinde İran’ın İslam Dünyası’nın desteğine ciddi biçimde ihtiyacı var. Hal böyleyken “mezhep ihracı” faaliyetinin hız kesmeden, hatta ivme kazanarak devam etmesi ilk bakışta çelişki gibi görünüyor. İzleyebildiğim kadarıyla tek bir uydu kanalında 20 civarında Şiilik propagandası yapan televizyon var. İzleyemediklerim de hesaba … Devamını Oku
İki “Uç” Arasında
Gün geçmiyor ki Şiilik ya da Vehhabilik propagandasıyla kafası karıştırılmış gençlerle muhatap olmayalım. Bu toprakların dinî hassasiyet sahibi gençlerinin kaderi oldu sanki bir uçtan öbürüne savrulmak… Biri “Selef” adına, diğeri “Ümmet’in birliği” söylemini maske edinerek ayağımızın altındaki zemini kaydırıyor. Yanlış yaptıklarını söyleyenleri biri Kur’an ve Sünnet’e muhalefetle, diğeri Ümmet’i bölüp parçalamakla, “mezhepçilik” yapmakla suçluyor. Nerede hata yapıyoruz? Kestirmeden söyleyeyim: Yüzyıllar boyunca bu ümmeti her türlü savrulmadan muhafaza ederek istikamet üzere tutan Ehl-i Sünnet çizgi bize “ağır” geliyor. … Devamını Oku