Suriye’de yaşananlar konusunda ne düşündüğümü daha önce muhtelif yazılarda ifade etmeye çalıştım. Genetik katil İsrail’in Gazze’ye düzenlemekte olduğu son saldırılar dolayımında mesele bir kere daha ve farklı bir veçhesiyle gündeme geldi. İddia şu: Bir kere şunu hatırlatalım: İsrail 1967 savaşında sınırlarını hayli genişletti ve bu cümleden olarak Golan tepelerini de işgal etti. 1970’ten bugüne kadar 40 küsür yıldır Suriye’yi yöneten Esed ailesi bu işgali sona erdirmek ve kaybettikleri vatan toprağını geri almak için hiçbir şey yapmamıştır. İkinci … Devamını Oku
Hem Suçlu Hem Güçlü
Beşşar Esed’in çevresindeki çember daraldıkça İranlı ve Suriyeli yetkililerden dozu gittikçe artan açıklamalar geliyor. Suriye’nin BM’deki daimi temsilcisi Caferi, Türkiye’nin Suriyeli muhaliflerin toplantısına ev sahipliği yapmasının “savaş ilanı” anlamına geldiğini söylemiş. İlk kez bir resmî yetkili tarafından “savaş” kelimesinin telaffuz ediliyor olması önemli… Basına yansıdığına göre İranlı yetkililer de Türkiye’nin emperyalizme maşalık yaptığı ve İsrail’in ekmeğine yağ sürdüğü anlamına gelen açıklamalarda bulunmuş. Türkiye-İran ilişkilerinde herhalde ilk kez ipler bu kadar geriliyor. Birkaç noktayı netleştirelim İran ve Suriye’nin … Devamını Oku
Bu Kan Nasıl Duracak
Suriye meselesi gittikçe “sarmal”a dönüşüyor. Beşşar Esed yönetimi İran ve Hizbullah desteğini de arkasına alarak tankı-topu ne varsa bütün gücüyle halkına soykırım uygulamaya devam ediyor. O devam ettikçe halktaki direniş iradesi daha bir bileniyor ve direniş safları her geçen gün yeni katılımlarla sıklaşıyor, güçleniyor. Suriye meselesi bağlamında birkaç nokta üzerinde durmak gerekiyor Artık ayan beyan anlaşılmış bulunmaktadır ki İran’ın bölgede “Ümmet” merkezli bir duruşu yok; onun yerine “mezhep” merkezli bir politika izlemeyi tercih ediyor İran. Haylidir bu … Devamını Oku