“Arş’ın İnlemesi” Ve “İp Sarkıtma” Hadisleri

Ebubekir Sifil2011, 2011 Yılı, Gazete Yazıları, Nisan 2011, Nisan Ayı 2011 OS, Okuyucu Soruları

Soru

“Hocam sizin kitabınızda etitül arş ve ip sarkıtma ile ilgili bir hadis duydum. İp sarkıtmayla ilgili olan hadisin uydurma olduğunu söylüyorsunuz fakat etitül arş hadisi hakkında böyle bir şey yazmıyor; bu hadis sahih midir? Ayrıca ben alim değilim, bazı alimlerimizin Allah’a mekan isnad etmesine bir anlam veremiyorum.Böyle birşey olduğuna göre demek ki hadislerde net bir şekilde Allahu tealanın mekandan münezzeh olduğu belirtilmiyor mu? Eğer Allahu tealanın mekandan münezzeh olduğunu belirten bir hadis varsa bu benim için bir mucize olacak (çünkü aklen bunun aksine inanamıyorum) fakat bu konudaki şüphemi giderebilmek için araştırdığım hiç bir yerde böyle net bir şekilde bir ifade bulamadım. Beni tatmin edebilecek bir açıklama yaparsanız memnun olurum. Bazıları mekandan münezzeh olduğunu ifade eden net ifade mevcut değil diyorlar fakat alimlerin anlayabileceği buna işaret eden deliller var deniliyor. Bana bu delilleri açıklayabilir misiniz. Ayrıca yukarıda yazdığım mekan isnad eden hadisler zayıfsa bu ne anlama geliyor? Zayıf hadis nedir. Yani zayıf hadis deniliyorsa kesinlikle art niyetli insanların uydurduğu rivayet mi demek oluyor? Eğer böyle olmuyorsa senedinde kopukluk da olsa böyle bir hadisi o zamanki insanlar dillendiriyorsa bunda bir geçerlilik payı olamaz mı? Sorumu net ifade edebilmek için biraz uzunca yazdım, kusura bakmayın…”

Cevap

Önce soruda işaret edilen hadislerin durumuna bakalım

“Etîtu’l-Arş” olarak da ifade edilen “Arş’ın inlemesi” hadisi, birçok Hadis imamı tarafından rivayet edilmiştir. Buna göre bir bedevî, Efendimiz (s.a.v)’e gelerek kuraklıktan şikâyet etmiş ve “Allah’tan bize yağmur iste. Zira biz senin şefaatinle Allah’tan ve Allah’ın şefaatiyle senden isteriz” demiştir. Bunun üzerine Efendimiz (s.a.v), “Yazık sana! Sen ne dediğini biliyor musun?” buyurmuş, uzun süre Allah Teala’yı tesbih (noksan sıfatlardan tenzih) etmiş, sonra şöyle buyurmuştur: “Yarattıklarından hiç kimseye Allah’ın şefaatiyle başvurulmaz! Allah’ın şanı böyle bir şeyden yücedir. Yazık sana! Sen Allah’ı biliyor musun? O’nun arşı, göklerinin üzerinde şöyledir” (Efendimiz (s.a.v) burada avucunu ve parmaklarını kubbe şekline getirmiş ve şöyle devam etmiştir:) Arş O’nun ağırlığından, genç devenin inlediği gibi inler.”[1]Ebû Dâvud, “Sünnet”, 19; Ebû Avâne, el-Müsned, II, 121; et-Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr, II, 128-9.

Ebû Ya’lâ bu bağlamda değişik bir metin rivayet etmiştir ki, şöyledir: “Bir kadın Efendimiz (s.a.v)’e gelerek, “Ey Allah’ın Resulü! Beni cennetine sokması için Allah’a dua et” demiş, bunun üzerine Efendimiz (s.a.v) Allah Teala’yı ta’zim (ve tesbih) ederek şöyle buyurmuştur: “O’nun kürsisi gökleri ve yeri kuşatmıştır. Genç devenin, binici(si)nin ağırlığından inlemesi gibi onun da inlemesi vardır.”[2]el-Heysemî, Mecma’u’z-Zevâid, X, 159. el-Heysemî bu rivayeti zikrettikten sonra, ravilerinin, Abdullah b. Halîfe el-Hemedânî dışında sahih hadis ravileri olduğunu, adı geçen … Continue reading

Bu ikinci rivayet, “Etîtu’l-Arş” rivayetlerinden ne anlaşılması gerektiği konusunda önemli bir ipucu vermektedir. Ancak rivayetin metnine geçmeden önce sıhhat-zaaf durumuna bir bakalım.

İmam Ebû Dâvud bu rivayeti zikrettikten sonra, seneddeki bir inceliğe dikkatimizi çeker: Ravilerden sadece Ahmed b. Sa’îd, bu hadisi hocaları Vehb b. Cerîr’in kendisinden değil, ona ait yazılı bir nüshadan naklettiklerini söyler ve senedi, “Vehb b. Cerîr, babası, Muhammed b. İshak, Ya’kub b. Utbe…” şeklinde verir. Ebû Dâvud’un Ahmed b. Sa’îd dışında bu hadisi aktardığı hocaları Abdüla’lâ b. Hammâd, Muhammed b. el-Müsennâ ve Muhammed b. Beşşâr ise sanki doğrudan Vehb. Cerîr’in kendisinden, babası, Muhammed b. İshak, Ya’kub b. Utbe, Cübeyr b. Muhammed b. Cübeyr’den rivayeti olarak aktarmışlardır.

Ebû Dâvud bu noktaya dikkatimizi çektikten sonra, rivayeti yazılı nüshadan nakleden Ahmed b. Sa’îd’in naklinin sahih olduğunu söyler. Bunun ne anlama geldiğini bir sonraki yazıda görelim.

Devam edecek.

Milli Gazete – 3 Nisan 2011

Kaynakça/Dipnot

Kaynakça/Dipnot
1 Ebû Dâvud, “Sünnet”, 19; Ebû Avâne, el-Müsned, II, 121; et-Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr, II, 128-9.
2 el-Heysemî, Mecma’u’z-Zevâid, X, 159. el-Heysemî bu rivayeti zikrettikten sonra, ravilerinin, Abdullah b. Halîfe el-Hemedânî dışında sahih hadis ravileri olduğunu, adı geçen zatın da güvenilir olduğunu söylemiştir.