Okuyucu Soruları 24 İmam Ebû Hanîfe Ve Hadis İmamları-2

Ebubekir Sifil2010, 2010 Yılı, Ebû Hanîfe, Gazete Yazıları, Haziran 2010, Haziran Ayı 2010 OS, Okuyucu Soruları, Şahıslar

Kütüb-i Sitte müelliflerinin İmam Ebû Hanîfe’nin rivayetlerine yer vermemesinin son derece önemli teknik boyutları vardır. Böyle meselelerin herkes tarafından ve uluorta konuşulması büyük zararlara sebebiyet verir. Bizler, bütün mü’min kardeşlerimiz hakkında, ancak özellikle de bu ümmetin rehberleri olan o imamlar hakkında konuşurken, onların hemen yanı başımızda durduklarını farz ederek ve ağzımızdan onlar hakkında çıkan her sözün mahkeme-i kübrada mutlaka karşımıza dikileceğini bilerek konuşmalıyız. Belki sıradan bir insanın hakkına girmenin zararı kendimizle sınırlı kalır; ama o büyük insanların hakkına-hukukuna tecavüz etmenin zararı çok daha büyük olur. Bu, bütün ümmeti ilgilendiren bir meseledir ve bu sebeple son derece dikkatli olmak gerekir.

Meselenin aslına gelince; İmam Ebû Hanîfe’den hangi büyük muhaddislerin rivayette bulunduğunu görmek için el-Mizzî’nin Tehzîbu’l-Kemâl’ine göz atmak yeterlidir.[1]el-Mizzî, Tehzîbu’l-Kemâl, XXIX, 420 vd. Onlar arasında Kütüb-i Sitte müelliflerinin hocaları ve hocalarının hocaları da mevcuttur.

Kütüb-i Sitte müelliflerine gelince, İmam Ebû Dâvud, İmam Ebû Hanîfe’nin dinde “imam” olduğunu tasrih etmiş ve kendisini diğer büyük imamlarla birlikte anarak şöyle demiştir: “Allah Mâlik’e rahmet eylesin, kendisi dinde imamdı. Allah eş-Şâfi’î’ye rahmet eylesin, kendisi dinde imamdı. Allah Ebû Hanîfe’ye rahmet eylesin, kendisi dinde imamdı.”[2]İbn Abdilberr, el-İntikâ, 67.

İmam et-Tirmizî, İmam Ebû Hanîfe’yi cerh-ta’dil otoriteleri arasında görmüş ve onun Atâ b. Ebî Rabâh hakkındaki ta’dili ile Câbir el-Cu’fî hakkındaki cerhini Sünen’inin “Kitâbu’l-İlel” bölümünde zikretmiştir.[3]Sünenu’t-Tirmizî, “Kitâbu’l-İlel”, 741; ayrıca bkz. a.g.e., İbn Receb’in Şerhu İleli’t-Tirmizî’si ile birlikte, 74.

Keza İmam en-Nesâî de es-Sünenu’l-Kübrâ’da[4]es-Sünenu’l-Kübrâ, IV, 322-3. ravileri arasında İmam Ebû Hanîfe’nin de yer aldığı bir hadis nakletmiştir. İlginç olan şu ki, en-Nesâî, bu hadisi, senedindeki bir ravi sebebiyle taz’if etmiş olmasına rağmen, İmam Ebû Hanîfe hakkında herhangi bir şey söylememiştir.

Denebilir ki, “Bütün bunlar, Kütüb-i Sitte müelliflerinin İmam Ebû Hanîfe’ye güvenmedikleri gerçeğini değiştirmez. Zira aksi olsaydı, onun rivayetlerine eserlerinde yer verirlerdi.”

Hemen belirtelim ki, bu, ya aceleyle veya önyargıyla verilmiş bir hükümdür. Zira onların, İmam Ebû Hanîfe’nin rivayetlerine eserlerinde yer vermemiş olması “güven” meselesiyle ilgili değildir.

Zira mesela İmam el-Buhârî ve İmam Müslim, Sahîh’lerinde İmam eş-Şâfi’î’nin hadislerine yer vermemişlerdir. Keza İmam el-Buhârî, Sahih’inde İmam Ahmed b. Hanbel’in sadece iki hadisine yer vermiştir. Bunlardan birisi ta’lik (senedsiz) olarak, diğeri ise başka bir ravi vasıtasıyladır. Oysa İmam el-Buhârî, İmam Ahmed ile bizzat görüşmüştür!

Daha enteresan olanı, İmam Müslim’in, hocası ve gözbebeği İmam el-Buhârî’nin bir tek hadisine bile Sahih’inde yer vermemiş olmasıdır!

Keza İmam Ahmed b. Hanbel, İmam eş-Şâfi’î ile uzun süre hoca-talebe ilişkisi içinde bulunduğu ve kendisinden İmam Mâlik’in el-Muvatta’ını bizzat dinlediği halde, Müsned’inde İmam Mâlik’in İmam eş-Şâfi’î kanalıyla gelen pek az hadisine yer vermiştir.[5]Bütün bun hususlar için bkz., el-Hâzimî, Şurûtu’l-Eimmeti’l-Hamse, 160-1 (İmam el-Kevserî’nin notu). Şimdi bu durum sebebiyle bütün bu imamlar arasında bir “güven problemi” bulunduğunu ileri sürebilir miyiz?

Dolayısıyla şunu söylemek durumundayız: Kütüb-i Sitte müellifi olan Hadis imamlarının İmam Ebû Hanîfe’nin rivayetlerine yer vermemesi “özel bir anlam” ifade eden bir durum değildir. Bu tesbitten hareket ederek kendi kanaatlerimizi, hatta önyargılarımızı o imamlara tescil ettirme yanlışına düşmemeliyiz.

Devam edecek.

Milli Gazete – 27 Haziran 2010

Kaynakça/Dipnot

Kaynakça/Dipnot
1 el-Mizzî, Tehzîbu’l-Kemâl, XXIX, 420 vd.
2 İbn Abdilberr, el-İntikâ, 67.
3 Sünenu’t-Tirmizî, “Kitâbu’l-İlel”, 741; ayrıca bkz. a.g.e., İbn Receb’in Şerhu İleli’t-Tirmizî’si ile birlikte, 74.
4 es-Sünenu’l-Kübrâ, IV, 322-3.
5 Bütün bun hususlar için bkz., el-Hâzimî, Şurûtu’l-Eimmeti’l-Hamse, 160-1 (İmam el-Kevserî’nin notu).