Ölçü-3

Ebubekir Sifil2003, Gazete Yazıları, Şubat 2003

El-Âlim ve’l-Müte’allim‘de (27-8) belirtildiğine göre İmam Ebû Hanîfe’ye, öğrencisi Ebû Mukâtil şöyle sorar: “Kişinin hasenatını (işlediği iyi amelleri) iptal edip boşa çıkaran şey nedir?”

İmam’ın bu soruya verdiği cevap şöyledir:

“Allah, kulun işlediği farzları (sevapları) ve günahları yazar. Mesela bir kimsenin, malının zekâtı olarak elli dirhem verdiğini kabul edelim. Fakat aslında bu kişinin (sahip olduğu malın çokluğu dolayısıyla) daha fazla zekât vermesi gerekiyor. Bu durumda Allah Teala onu, verdiği miktartad dolayı değil, vermediği miktardan dolayı cezalandırır. Aynı şekilde bir kimse oruç tutmuş, namaz kılmış haccetmiş ve (bunların yşanında) adam öldürmüş olsa, sevap ve günahları (ayrı ayrı) hesap edilir. Bu sebeple Allah Teala şöyle buyurmuştur: “Kazandığı iyilik kendi lehine, yaptığı kötülük kendi aleyhinedir” (2/el-Bakara, 285), “Bir iş yapanın amelini ben elbette boşa çıkarmam” (3/Âl-i İmrân, 195), “Yalnız işlediklerinizin karşılığı ile cezalandırılacaksınız” (36/Yâ-Sîn, 54), “Ancak işlediklerinizin cezasını göreceksiniz” (66/et-Tahrîm, 7), “Kim zerre miktarı iyilik yaparsa karşılığını görür, kim de zerre miktarı kötülüş işlerse (o da) karşılığını görür” (99/ez-Zilzâl, 7-8), “Küçük olsun büyük olsun her şey yazılıdır” (54/el-Kamer, 53). Bu duruma göre iyilik ve kötülükler yazılmaktadır. Yüce Allah yine şöyle buyurur: “Biz kıyamet günü adalet terazileri koyacağız. Hiç kimse en küçük bir haksızlığa uğratılmayacaktır. Yapılan amel bir hardal tanesi kadar dahi olsa onu getirir tartıya koyarız. Hesap görenler olarak biz yeteriz.” (21/el-Enbiyâ, 47) Kim bu söze “hayır” derse, Yüce Allah’ı zulümle tavsif etmiş olur. Oysa Allah Teala zulüm yapmayacağı konusunda şöyle buyurarak insanları temin etmiştir: “Hiç kimseye hiçbir şekilde haksızlık yapılmaz. Ancak yaptıklarınızın cezasını görürsünüz” (36/Yâ-Sîn, 54), “Kim zerre miktarı iyilik yaparsa karşılığını görür, kim de zerre miktarı kötülüş işlerse (o da) karşılığını görür.” (99/ez-Zilzâl, 7-8) Allah Teala, iyiliklere mukabelede bulunduğu için şendirisi “Şekûr” olarak isimlendirmiştir. O, merhamet edenlerin en merhametlisidir.

“İyiliklere gelince, onları şu üç şeyden birisi boşa çıkarır:

“Birincisi: Allah Teala’ya ortak koşmaktır. Bu konuda, “Her kim imanı inkâr ederse, yaptıkları boşa gitmiştir” buyurmuştur.

“İkincisi: Bir kimsenin, bir köleyi özgürlüğüne kavuşturmak, sıla-i rahim yapmak yahut sadece Allah Teala’nın rızasını gözeterek sadaka vermek gibi (güzel) amellerin ardından öfkelendiği zaman veya öfke durumu dışında iyilik yaptığı kimseye, iyiliğini başa kakarak “Seni hürriyetine ben kavuşturmadım mı, seni ziyaret etmedim mi?” diye eza vermesidir. Bu ve benzeri durumlarda o kimsenin sevabı boşa gider. Zira Yüce Allah şöyle buyurmuştur: “Sadakalarınızı (sadaka verdiğiniz kişiye) başa kakmak ve eziyet etmek suretiyle boşa çıkarmayın.” (2/el-Bakara, 264)

“Üçüncüsü ise insanlara riya için amel işlemektir. Çünkü insanlara riya ile yapılan salih ameli Allah Teala kabul etmez. (el-Beyâdî’nin el-Usûlu’l-Münîfi‘sinde (125) burada “kendini beğenme” de iyilikleri iptal edici hususlar arasında zikredilmiştir. Ancak elimizdeki el-Âlim ve’l-Müte’allim nüshasında bu ifade mevcut değil.)

“Bunlar dışındaki günahlar ise iyilikleri silip ortadan kaldırmaz.”

(Bütün İslam aleminin Kurban bayramını tebrik eder, hakkımızda hayırlara vesile olmasını dilerim.)

Milli Gazete – 11 Şubat 2003