Geçtiğimiz Cuma gecesi Kanal 7’deki bir program vasıtasıyla Ehl-i Sünnet‘in (hatta Ehl-i Sünnet dışındaki fırkaların ekseriyetinin) üzerinde birleştiği bir itikat ilkesi daha kitleler nezdinde “tartışılabilirler” arasına sokuldu. “Nereye gidiyoruz” demeyeceğim; zira İslam dünyasının son ikiyüz yıldır maruz bırakıldığı dönüşümün istikametinin neresi olduğu kimsenin meçhulü değil. Burada üzerinde durmayı tercih edeceğim husus, “nüzul-i İsa (a.s)” meselesine itiraz edenlerin ileri sürdüğü argümanların, bu inancı reddetmek için gerçek birer “delil” teşkil edip etmediği sorusunun cevabı olacak. Bunun için tartışmanın taraflarının … Devamını Oku
Okuyucu Soruları-3 Nüzul-i İsa (as) Meselesinin Değişik Veçheleri
Bu mesele pek çok bakımdan bir “turnusol kâğıdı” işlevi görüyor. Söz gelimi Sünnet‘in Kur’an‘ın beyanı ve hayata açılımı olduğunu savunur görüntüsü veren bazı çevrelerin, gerek Hz. İsa (a.s)’ın nüzulü meselesinde, gerekse daha başka konularda birden 180 derece dönerek tavır değiştirdiklerini ve ilgili hadisleri tevhin etmek için bütün maharetlerini ortaya döktüklerini görüyoruz. Tam “aleme ibret” bir durumdur bu. Diyelim ki nüzul-i İsa (a.s) meselesinde ilgili Kur’an ayetlerinin mantuk ve mefhumu ihtilaflı bir alan teşkil ediyor. Böyle bir durumda … Devamını Oku
Mehdi, Deccal, Nuzul-i İsa (as)
Soru: Mehdi, Deccal, İsa’nın yeryüzüne ineceği vs. türünden şeylere inanmamak küfür müdür? Şafii diyor ki: Bunlara inanmayanlar tekfir edilemez. Çünkü bunların kesinliği yoktur. Sadece zandır. Mevdudi de bu anlamda açıklamalar yapıyor. Malum, Mehdi, İsa’nın ineceği vs. rivayetleri bir hayli çelişkili. İsa’nın nereye ineceği bile kesin belli değil bu rivayetlere göre. Cevap: Gerek Mehdi (a.s)’ın zuhuru ve Deccal‘in hurucu, gerekse Hz. İsa (a.s)’ın nüzulü, münferit rivayetler yanında genellikle “eşrâtu’s-sâ’a” (kıyamet alametleri) ile ilgili rivayetler meyanında aynı bağlam içinde … Devamını Oku