Adı “hürmetli kılınmış” anlamına gelen bu mübarek ay, kendine has bir kısım özelliklere sahiptir. Bunları şöyle özetleyebiliriz:
- Haram aylardandır.
- Ramazan orucundan sonraki en efdal orucun bu ayda tutulan oruç olduğu (Müslim), Aşure günü tutulan orucun geride bırakılan senenin günahlarına keffaret olabileceği (Tirmizî) rivayet edilmiştir.
- Önceki ve sonraki ulemadan birçoğu, Ramazan’dan sonraki en efdal ayın Muharrem olduğu görüşündedir. Bu doğrultuda rivayet de mevcuttur.
- Tabiun’dan Ebû Osmân en-Nehdî, Sahabe’nin, üç 10 güne ayrı bir ehemmiyet verdiğini söylemiştir: Ramazan’ın son 10 günü, Zilhicce’nin ilk 10 günü ve Muharrem’in ilk 10 günü. (İbn Receb, Letâif, 80)
- Aşure gününü oruçlu geçirmek çok faziletlidir. Efendimiz (s.a.v), “Aşure günü peygamberler oruç tutardı. Siz de tutun” buyurmuştur. (İbn Receb, 102)
- Ramazan orucu farz kılınana kadar Efendimiz (s.a.v) de Aşure günü oruç tutardı.
- Tarihte cereyan etmiş birçok önemli olay bu günde vuku bulmuştur. Hz. Nuh ve beraberindeki mü’minlerin tufandan, Hz. Musa liderliğindeki İsrailoğullarının Firavun ve ordusundan kurtuluşu bu gün gerçekleşmiştir. (Müsned)
Kerbela da bugün yaşanan hadiselerdendir.
Hz. Hüseyin (r.a) başta olmak üzere Ehl-i Beyt’e Kerbela’da reva görülen alçakça muamelenin faillerini tarih de, Ümmet de tel’in etmiştir, etmektedir. Bu faciada Yezid ve İbn Ziyad kadar, Hz. Hüseyin (r.a)’i önce Kûfe’ye çağırıp sonra da kılıçların önüne atıp kaçanlar da sorumluluk sahibidir.
Kerbela’dan bir “yas ve kin” ideolojisi üretilmesini de doğru bulmuyoruz.
Bu düşüncelerle Muharrem ayının bütün Ümmet’e hayırlar bereketler getirmesini diler, Cenab-ı Hakk’ın bu Ümmet’e başka Kerbelalar yaşatmak isteyenlere fırsat vermemesini, bilhassa ülkemizin içinden geçmekte olduğu hassas süreci hayra tebdil etmesini niyaz ederim.
Ebubekir Sifil – Twitter | 16 Ekim 2015