Yurtdışından aldığım bir mektubu dikkatinize sunmak istiyorum bugün. İslamî hassasiyet sahibi olduğu varsayılan kesimlerin “İslamî” bir “mesele” olarak bugüne kadar gündemine almayı düşünmediği “çarpıcı” bir gerçekten bahsediyor mektubun sahibi. Belli ki biraz kızgın, biraz kırgın, biraz sitemli… Ama oldukça haklı. Buyrun: “Sayın muhterem hocam, Size bir engelli kişinin durumunu iletmek istiyorum. Tekerlekli sandalye kullanan, bütün ihtiyaçlarının bir başkası tarafından karşılanan ve ‘maruz’ kaldığı bir durumdan bahsetmek istiyorum. 18 yaşında bir erkek engelli tanıdığımız var; bazı zamanlarda camiye … Devamını Oku