Muhammed Esed’in Kur’an Mesajı isimli meal-tefsiriyle ilgili soruya geçen hafta özet bir cevap vermiştim. Bu hafta meseleyi ikmal etmiş olmak bakımından Esed maliyle ilgili birkaç hususu daha dermeyan edeceğim. Kur’an Mesajı’nın, Türkçede yazılmış belli mealleri, sadece tarz olarak değil, tesbit ve yaklaşım olarak da etkilediği, konunun ilgililerinin malumu. Özellikle İslamoğlu mealinin bu noktada bariz bir örnek teşkil ettiği de öyle. Peki acaba Esed’in bu orijinalitesi nereden geliyor? Aslında Esed mealinin herhangi bir orijinaliteye sahip olmadığını söylemek gerçeğin … Devamını Oku
Muhammed Esed Meali
Soru “(…) Ben yıllar evvel Yeni Şafak gazetesinin dağıtmış olduğu Muhammed Esed mealini aldım. Sonra duydum ki bir kaç yerde ehli sünnet dışı söylemler var.(mucizenin inkarı gibi). Birkaç arkadaşla meseleyi tartıştık. Bir kısmı Esedin önemli bir şahsiyet olduğunu söyledi.Bu konu hakkında bizi bilgilendirirseniz seviniriz.” Cevap İtikadî noktada arızaları olan bir kimsenin bir yandan da “önemli” olarak nitelendirilmesi, neyi öne aldığımız ve önemsediğimiz sorusunu cevaplandırış tarzımıza göre değişecektir. Neye nasıl inanmamız gerektiği meselesinin önemini büyük ölçüde yitirdiği günümüzde … Devamını Oku
Bazı Şahıslar
Soru: “Mevdudi, Seyyid Kutub, C. Efgani, M. Abduh, Hamidullah, Yusuf Kardavi, M. Ebu Zehra‘nın Ehl-i Sünnet dışı olduğu şayi olmuştur, bunların kitaplarından istifade edilemez mi? İbn-i Teymiyye, tilmizi İbn-i Kayyım el Cevzi ve İbn-i Rüşd için de hakeza…” Cevap: Adı zikredilen şahısların hepsini aynı kategoride değerlendirmek doğru değildir. Her birinin kendine mahsus görüşleri ve tavırları vardır. (Bu genellemeden İbn Teymiyye ve İbnu’l-Kayyım‘ı hariç tutmak gerekir. Zira el-Kevserî merhumun tabiriyle “İbn Teymiyye‘nin ayağını kaldırdığı yere İbnu’l-Kayyım basmıştır.” Yani … Devamını Oku
Muhammed Esed’i “Farklı” Kılan
Münîb Engin Noyan’ın, Osmanlı tadındaki mektubu eşliğinde gönderdiği iki adet “Uygar” dergisi bugün (21 Ocak) elime geçti. Belki elektronik posta illetinin “mektub”u hayatımızdan kovmuş olmasından, belki satırlarına sinmiş olan o unutulmuş lezzetten, belki de her ikisinden, mektubu dönüp dönüp okumaktan kendimi alamadım. “Unuttuğumuz ne kadar şey var!” diye düşündüm. Mektuba adres yazmadığı için kendisine buradan teşekkür etmemi garipsemeyeceğini umarım. Sonra dergiye “gömüldüm.” Son sayfayı çevirdiğimde, elimde tuttuğum sayının, Uygar’ın son sayısı olmasına içerledim. Keşke devam edebilseymiş… Gecenin … Devamını Oku
Esed Meali Üzerine Bir Söyleşi-4
Muhammed Esed’in, Arapça’yı Kur’an’ın nazil olduğu dönemdeki –dejenere olmamış– kullanılış biçimiyle öğrenmek için bedevî kabileler arasında yıllarca yaşaması takdire değer bir gayret doğrusu. Bunun yanısıra geçmiş müfessirlerin çalışmalarına yaptığı atıf (bkz. Kur’an Mesajı, I, XXVII) onun bir “meal yazarı” olarak nasıl bir ilmî ve ahlakî sorumluluk idrakine sahip bulunduğunu gösterir. Bu bağlamda onun, Kur’an’ın anlaşılmasında Sünnet’in önemine yaptığı vurgunun da altını çizmemiz gerekir. Bütün bu hususlar Esed merhumun İslam dünyasına önemsenmesi gereken bir renk ve ses kattığını … Devamını Oku
Esed Meali Üzerine Bir Söyleşi-3
“Esed’le ilgili olumlu fikirleriniz nelerdir ?” Pek çok müfessir ve meal yazarının, özellikle müteşabih ayetlerle ilgili olarak maruz kaldığı sürçmelere (hatta bazan “önemli hatalara”) Esed’in düşmemiş olması önemle altı çizilmesi gereken bir husus. “Allah’ın eli, yüzü”… gibi “sıfâtullah” ile ilgili tavrının müsbet bir çizgiye oturmuş olmasında da sanıyorum yine Muhammed Abduh etkisini görmek mümkün. Bunun yanında bazı kavram ve tamlamaları “yeni” ve farklı biçimlerde ifade etmiş olması, meale orijinalite katan hususlar. Mesela “kâfirler”i “hakikati inkâra şartlanmış olanlar”, … Devamını Oku
Esed Meali Üzerine Bir Söyleşi-1
Uzunca bir zaman önce bu köşede Muhammed Esed’in mealiyle ilgili iki yazı yazmıştım. O yazıların üzerinden yine uzunca sayılabilecek bir zaman geçtikten sonra İstanbul’dan arayan bir hanım kardeşim, muhterem Engin Noyan’ın çıkarmak üzere olduğu bir dergi için söz konusu meal hakkında benimle bir röportaj yapmak istediğini söyledi. Ben de soruları yazılı olarak göndermeleri halinde seve seve kabul edeceğimi belirttim. Birkaç gün sonra e-mail adresime gelen soruları cevaplayıp geri gönderdim. Ancak o gün bugündür bu röportajın akıbeti hakkında … Devamını Oku