Soru:
Metni buraya alamayacağım kadar uzun bir soruda, Mustafa İslamoğlu‘nun Esma-i Hüsna ile ilgili olarak şöyle dediği zikrediliyor: “Allah Teala’nın 99 ismi vardır; kim bunları “ihsa ederse“ cennete gider” hadisi sahihtir; el-Buhârî ve Müslim tarafından –99 isim sayılmaksızın– rivayet edilmiştir. Esma-i Hüsna, et-Tirmizî ve İbn Mâce rivayetlerinde sayılmıştır. İbn Mâce rivayeti zayıftır. et-Tirmizî rivayetinde Esma-i Hüsna‘nın sayıldığı kısım ise “müdrec”dir. Ayrıca hadiste geçen “kim ihsa ederse” ifadesi, “kim bunları ezberler ve zikrederse” değil, hayatına aktarırsa, ahlaka dönüştürürse… dir.
Okuyucu, www.tefsirdersi.com adresinde yer alan bu iddiaların doğru olup olmadığını soruyor.
Cevap:
Öncelikle belirteyim ki, İslamoğlu‘nun, Esma-i Hüsna hadisinin el-Buhârî ve Müslim tarafından nakledilen varyantında isimlerin sayılmadığı konusundaki tesbiti gerçeğin ifadesidir.[1]Bkz. el-Buhârî, “Şurût”, 18, “De’avât”, 68; “Tevhîd”, 12; Müslim, “Zikr”, 5-6. Söz konusu rivayeti Ahmed b. Hanbel[2]Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, II, 258, 67, 314, 427, 99, 503, 16. ve el-Humeydî de Şeyhân (el-Buhârî ve Müslim) gibi nakletmiştir. [3]Müsnedu’l-Humeydî, II, 274.
Keza İslamoğlu‘nun, Esma’nın, et-Tirmizî ve İbn Mâce rivayetlerinde tadad edildiği ve lafızlarında kimi ihtilaflar bulunduğu tesbiti de öyledir.[4]Bkz. et-Tirmizî, “De’avât”, 82; İbn Mâce, “Dua”, 10. Esma-i Hüsna‘nın tadad edildiği rivayetlerin et-Tirmizî ve İbn Mâce‘ye mahsus olmayıp el-Hâkim[5]el-Hâkim, el-Müstedrek, I, 16-7. ve İbn Hibbân[6]İbn Hibbân, el-İnsân, III, 88-9. tarafından da bu şekilde nakledildiğini, malumatı tamamlayıcı bir not olarak eklemiş olalım.
Rivayetlerde Esma-i Hüsna‘nın tadad edildiği kısmın “müdrec” (yani ravi tarafından hadisin metnine yapılan eklenti) olması ihtimali, daha önce birçok alim tarafından ifade edilmiştir. Ezcümle Yüce Allah‘ın isim ve sıfatları konusundaki muhteşem eserinde el-Beyhakî, el-Buhârî ve Müslim‘in buradaki “idrac” ihtimali sebebiyle Esma-i Hüsna‘nın tadad edildiği kısmı kitaplarına almadıklarını söylemiştir.[7]el-Beyhakî, el-Esmâ ve’s-Sıfât, 8. el-Beğavî de şöyle demiştir: “Bu isimlerin (hadisin metninin arkasından) zikrinin, bazı ravilerden (kendi tasarrufları olarak) gelmiş olması ihtimali vardır.”[8]el-Beğavî, Şerhu’s-Sünne, V, 35. İbn Kesîr‘in kanaati de aynı doğrultudadır: “Hadis hafızlarından bir cemaat, bu isimlerin hadisin metnine (ravi tarafından) idrac edildiği kanaatini benimsemiştir.”[9]İbn Kesîr, Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm, II, 269. Bu konuyla ilgili belki de en geniş izahatı yapan İbn Hacer[10]Bkz. Fethu’l-Bârî, XI, 214-28. de bu görüşe meyletmektedir.
Hadisin metninde geçen “ihsa” kelimesi hakkında da İslamoğlu‘nun yaptığı izahat doğrudur. Ancak hemen belirtelim ki yeni değildir. Dipnotlarda adını zikrettiğim kaynaklarda, ulemanın bu kelimenin anlam sahasıyla ilgili olarak söylediklerine bakılabilir.
Soruda zikredilen siteyi ziyaret ettim ve ilgili konuşmayı dinledim. Ancak değerlendirmeyi bir sonraki yazıya bırakmak zorundayım gördüğünüz gibi…
Milli Gazete – 11 Aralık 2005
Kaynakça/Dipnot
↑1 | Bkz. el-Buhârî, “Şurût”, 18, “De’avât”, 68; “Tevhîd”, 12; Müslim, “Zikr”, 5-6. |
---|---|
↑2 | Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, II, 258, 67, 314, 427, 99, 503, 16. |
↑3 | Müsnedu’l-Humeydî, II, 274. |
↑4 | Bkz. et-Tirmizî, “De’avât”, 82; İbn Mâce, “Dua”, 10. |
↑5 | el-Hâkim, el-Müstedrek, I, 16-7. |
↑6 | İbn Hibbân, el-İnsân, III, 88-9. |
↑7 | el-Beyhakî, el-Esmâ ve’s-Sıfât, 8. |
↑8 | el-Beğavî, Şerhu’s-Sünne, V, 35. |
↑9 | İbn Kesîr, Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm, II, 269. |
↑10 | Bkz. Fethu’l-Bârî, XI, 214-28. |