Kul Hakkı-2

Ebubekir Sifil2006, 2006 Yılı, Gazete Yazıları, Ocak 2006, Ocak Ayı 2006 OS

Bir önceki yazıdan devam.

Bir gayrimüslimin hakkı bir Müslüman tarafından gasp edilirse, bu gayrimüslim, hakkını ahirette müslümandan alacaktır. Bunun, bahusus “zimmet ehli” ile müslümanlar arasında “zimmet akdi”nden doğan bir hak olduğunu belirtmek gerekir. Ehl-i zimmet, bu akit sayesinde mal, can vd. güvenliklerini garanti altına almış ve karşılığında müslümanlara cizye ödemeyi kabul etmiştir.

“Allah, din uğrunda sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyi davranmanızı ve onlara adaletle muamele etmenizi yasaklamaz. Doğrusu Allah adil olanları sever”[1]60/el-Mümtehıne, 8. ayeti, müslümanlara karşı tecavüzkâr davranmayan ve onlarla fiilî savaş halinde olmayan gayrimüslimlere iyilik ve adaletle muameleyi teşvik eder.

Ehl-i zimmete muamelenin niteliği konusunda Efendimiz (s.a.v)’in şu uyarısı alabildiğine nettir: “Dikkat edin! Kim bir anlaşmalıya (zimmiye) zulmeder, hakkını kısar, onu gücünün yetmeyeceği bir şeyle mükellef kılar ya da vermek istemediği bir şeyi zorla almaya yeltenirse, kıyamet günü onun hasmı benim.”[2]Ebû Dâvûd, “Harâc”, 33; ayrıca bkz. İmam Ebû Yusuf, Kitâbu’l-Harâc, 125.

Hayvan hakkına gelince, her ne kadar bir önceki yazıda işaret ettiğim, “boynuzsuz koyunun hakkının boynuzlu koyundan alınacağını” ifade eden hadis adaletten kinaye babından olsa da, ulema, o rivayeti ahirette hayvanların da diriltileceğinin delillerinden biri olarak telakki etmiştir. “Yeryüzünde yürüyen hayvanlar ve (gökyüzünde) iki kanadıyla uçan kuşlardan ne varsa hepsi ancak sizin gibi birer ümmettir. Biz o kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Nihayet (hepsi) toplanıp Rablerinin huzuruna getirilecekler”[3]6/el-En’âm, 38. ayeti, hayvanların haşredileceğinin delillerinden birisidir.

Bu babda “Vahşi hayvanlar bir araya toplandığında…”[4]81/et-Tekvîr, 5. ayetinin vahşi hayvanların haşredileceğine delalet ettiği söylenmiş ise de, gerek öncesinde geçen “Gebe develer kendi başlarına terk edildiği zaman” ifadesi, gerekse daha geniş çerçevede bağlam, burada anlatılan durumun bir “kıyamet sahnesi” olduğunu akla getirmektedir ki, birçok müfessir de bunu tercih etmiştir.

Rivayetlerden anlaşıldığı kadarıyla hayvanların diriltilmesi, insanların hesabının bir parçası olması hasebiyledir. İmam es-Süyûtî, insanlar tarafından haksız muamele görmüş hayvanların kıyamette bu durumu dile getireceğini ve kendilerini haksız muameleye maruz bırakan insanlardan şikâyetçi olacağını anlatan birçok rivayet aktarmıştır.[5]es-Süyûtî, el-Büdûru’s-Sâfire, 248 vd.

Gerek İmam el-Kurtubî’nin et-Tezkire’sinde, gerekse İmam es-Süyûtî’nin el-Büdûru’s-Sâfire’sinde konuyla ilgili yeterli malumat mevcuttur. Dileyen meseleyi bu eserlerden tahkik edebilir.

Milli Gazete – 1 Ocak 2006

Kaynakça/Dipnot

Kaynakça/Dipnot
1 60/el-Mümtehıne, 8.
2 Ebû Dâvûd, “Harâc”, 33; ayrıca bkz. İmam Ebû Yusuf, Kitâbu’l-Harâc, 125.
3 6/el-En’âm, 38.
4 81/et-Tekvîr, 5.
5 es-Süyûtî, el-Büdûru’s-Sâfire, 248 vd.