İsmet Özel Waldo’nun Yanında Mı?

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları

İsmet Özel‘in gerek Milliyet‘e, gerekse Zaman‘a verdiği mülakatlarda “ayrılış” sebebi zımnında söyledikleri hakkında pek çok şey söylendi, söylenmeye devam edecek. Bu “gidiş“, “kalanlar”a ne ifade etmeli? Bir yere gitmemek üzere ayrıldığı kesim hakkında bahse konu mülakatlarda kullandığı ifadelerin birkaç hedefe yönelik olduğu anlaşılıyor. Dediğim gibi İsmet Özel “ayrıldı”, ama bir yere gitmedi. Dolayısıyla o, Waldo‘nun yanında değil. Ancak ayrılırken kırıp döktükleri arasında, kitap fuarlarında “İsmet Özel’i görmek” ve “çoğu yerini anlamadıkları” kitaplarını imzalatmak için uzun kuyruklar oluşturan, … Devamını Oku

Ayetsiz İlmihal Mi, Sistemsiz Bilgilenme Mi?-2

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları

Salı günkü yazımda, mesajının ihtiva ettiği önemli yerleri iktibas ettiğim okuyucumun Bilmen merhumun ilmihali “ve benzerleri” hakkında söyledikleri, bahse konu mesajı ciddiye almama yol açan bir yaklaşımı ele vermesi bakımından üzerinde durmayı hak ediyor. İlmihallerden bu denli rahatsız olan kardeşlerimiz arasında, günlük ibadetlerini bütün ayrıntılarıyla –hadi “kendi çıkarsamalarına dayanarak” diyerek işi zora sokmayayım– temel Fıkıh kaynaklarına bizzat başvurarak yerine getirme kapasite ve birikimine sahip olanların adedinin ne olduğu bir bahs-i diger. Burada meseleyi, Bilmen merhumun ilmihalinin hangi … Devamını Oku

Ayetsiz İlmihal Mi, Sistemsiz Bilgilenme Mi?-1

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları

Geçen hafta Perşembe günkü “Muhasebe” başlıklı yazım üzerine sitem ve “dokundurma” yüklü bir mesaj aldım. Şöyle diyor okuyucum: “Gençlerin hevesini kırmayın lütfen. Bırakın insanlar Kur’an’ı (anladıkları dilde) okuyup, öğüt alsınlar. (…) Lütfen insanlarla Allah arasına duvarlar örmeyelim. Bahsetmiş olduğunuz ilmihal kitabı da bu duvarlardan birisidir. Öyle bir ilmihal kitabı düşünün ki, içinde tek bir ayet bile yok. Ben şahsen bu ilmihal kitabında bir tek ayet bulamadım. Siz bulursanız bana gösteriniz lütfen. Bu ve başka sebeplerden dolayı bu … Devamını Oku

İdil-Ural Ceditçiliği

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları

Bizdeki Mecelle tecrübesinin ardından Rusya Müslüman Türkleri‘nin de benzeri bir girişim başlattığına, ancak Sovyet Devrimi ile birlikte bu teşebbüsün başlamadan bittiğine daha önceki bir yazımda değindiğimi hatırlıyorum. Modern dönem “İslamî yenileşme” hareketleri genellikle Osmanlı, Mısır ve Hint/Pakistan alt-kıtasındaki oluşumlarla sınırlı bir çerçevede bahse konu yapılır. Bu oluşumlardan büyük ölçüde istifade etmiş olmakla birlikte, “kendine özgü” yanlarıyla da dikkat çeken İdil-Ural bölgesi yenilikçiliği hakkında ise yeterli ölçüde bilgi sahibi olduğumuzu söyleyemeyiz. Günümüzde Tataristan, Başkırdistan ve Çuvaşistan Özerk Cumhuriyetleri … Devamını Oku

Muhasebe

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları

Hz. Ömer (r.a) bir gün mescitte halka namaz kıldırdıktan sonra gusül abdesti alması gerektiğini hatırlamıştı. Arkasındakilere dönüp, “Gusül abdesti almamı gerektiren halde olduğumu unutmuşum. Yerinizden ayrılmayın; şimdi dönerim” dedi ve bir süre sonra geri gelip namazı yeniden kıldırdı. Giderken de “Rabbimin huzurunda mahcup olacağıma, insanlar nezdinde mahcup duruma düşmeyi yeğlerim” diyordu. (İmam es-Serahsî, el-Mebsût, XVI, 62) Ben yazdıkça soruların ardı arkası gelmiyor: İbn Teymiyye hakkında ne düşünmeliyiz? Seyyid Kutup bid’at ehli midir? Muhyiddîn İbn Arabî hakkında ne … Devamını Oku

İbn Teymiyye Hakkında

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları, İbn Teymiyye, Şahıslar

Birçok başka konu gibi İbn Teymiyye hakkındaki sorulara da muhatap olmadığım gün yok gibi. Konu hakkında bugüne kadar yazılıp çizilenlerin –dolayısıyla benim yazdıklarımın– sadra şifa olmamasından mıdır, yoksa meselenin tabiatından mıdır, İbn Teymiyye soruşturmasının sonu gelmeyecek gibi… Galiba öncelikle şu temel tesbiti tekrar hatırlamamız gerekiyor: Şari‘den başkasının sözleri alınabilir de, terk edilebilir de. Yeter ki bu “ahz ve redd” faaliyeti, tutarlı ve makul bir “sistem” (bilgi sistemi/metodoloji) muvacehesinde yapılsın. Ancak şunu da belirtmemiz gerekiyor: Hiçbir sistem vahiy … Devamını Oku

el-Kevserî ve “Taassup” İthamı

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları

Salı günkü yazım üzerine İzmir’den A.Tahir kardeşim bir internet adresi göndermiş. el-Kevserî merhumun ilmî çizgisi konusunda o bildik ithamların sıralandığı bu yazının artı bir özelliği daha var: Yazar, el-Kevserî’nin kişiliğine dil uzatıyor. İşte buna “bel altı vurmak” derler. İlmî çizgisini beğenmeyebilirsiniz, taassupla suçlayabilirsiniz; ama el-Kevserî’nin “ayaküstü yalan söyleyen birisi” olarak lanse edilmesi, gayret-i diniyyeye dokunur ve neredeyse ne ismi ne resmi kalmış olan İslam kardeşliğini tümüyle dinamitlemekten başka bir anlam ifade etmez. Elbette el-Kevserî de bir beşerdir … Devamını Oku

“Makâlât”ın Yeni Baskısı ve Taassup İlleti

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları

Hazırlıkları son aşamaya gelen Web sayfasıyla ilgili yazımda M. Zâhid el-Kevserî merhumun Makâlât‘ının yeni baskısının yapıldığını ve bu baskıda, diğerlerinde bulunmayan birkaç makalenin de mevcut olduğumu –aldığım bir duyuma istinaden– söylemiştim. Bahse konu “yeni baskı” elime geçti. Heyecanla incelemeye koyuldum. Ancak birkaç küçük katkı dışında değişiklik göremedim. Eski baskılarda yer almayan makaleler görme beklentim de ne yazık ki hüsranla sonuçlandı. “Yeni” diye eklenen bir tek makale vardı; o da Mukaddimât‘da (127 vd.) yer alan ve Abdullah b. … Devamını Oku

“Tecrid-i Sarih”in Yeni Çevirisi

Ebubekir Sifil2003, Eylül 2003, Gazete Yazıları

İlk yazımı, bu yıl biraz uzun süren aradan sonra köşemde yeniden yer almanın hazzını sizinle paylaşmaya ayırmak zaman ve yer israfı olacağından, sadece “hoş bulduk” demekle yetineceğim. Bu zaman zarfında yurt içinden ve dışından, telefonla arayarak veya e-mail göndererek “Yazılarınızı göremiyoruz; yoksa bitti mi?” diyen gönül dostlarına müteşekkirim. Elbette bitmedi. Kendimi bu kadar rahat ifade edebildiğim bu köşeyi kolay bırakır mıyım?! Bir süre önce Konya‘dan arayan ve öğretmen olduğunu belirten bir kardeşim, ez-Zebîdî‘nin Tecrid-i Sarîh‘ini yeniden tercüme … Devamını Oku

“Anadilde İbadet” Meselesine Tetimme

Ebubekir Sifil2003, Ağustos 2003, Gazete Yazıları

“Anadilde ibadet” meselesine tetimme olarak bugün, merhum Abdülhayy el-Leknevî‘nin Mecmûatu’r-Resâil‘inde (IV. cilt) yer alan Âkâmu’n-Nefâis fî Edâi’l-Ezkâr bi Lisâni’l-Fâris adlı risalesinden söz edeceğim. Adından da anlaşılacağı gibi bu risalede el-Leknevî merhum, Arapça dışında Farsça veya başka herhangi bir lisanla zikir, tekbir, tehlil, dua, hutbe, kıraat… vb. hususların yerine getirilip getirilemeyeceğini tahkik etmiş. Adeti olduğu üzere Hanefî mezhebi fukahasından yaptığı bolca nakil ve derin tahkikat ile Fıkıh kitaplarında dağınık bir halde bulunan ilgili bahisleri derli-toplu hale getirerek istifadeye … Devamını Oku