Sedd-i Zerayi’ Bahsine Tetimme

Ebubekir Sifil2004, Gazete Yazıları, Şubat 2004

Ocak ayında bir okuyucu sorusuna cevaben yazdığım “sedd-i zerayi” ve “istihsan” merkezli yazılar hatırlanacaktır. O yazılarda meseleyi ana hatları ile ele almış, mezheplerin bakış açısı üzerinde durmamıştım. Konunun tetmimi için bu yazıda da mezheplerin meseleye bakışı üzerinde duracağım. Farz, vacip ve sünnet olan ameller (bir anlamda “dinin şeairi/makasıdı“), avam tarafından zaman içinde bid’at bazı uygulamalara karıştırılmış olsa bile, “şerre/harama götüren şey şerdir/haramdır” kaidesi burada işlemez; dolayısıyla bu türlü ameller bu gerekçeyle terk edilmez. Çünkü bunların terk edilmesi, … Devamını Oku

Nikâhta Denklik Meselesi

Ebubekir Sifil2004, Gazete Yazıları, Şubat 2004

Fıkh‘ın “zaaf noktaları”ndan biri olarak görüldüğü için modern zamanlarda üzerinde sıkça durulan konulardan birisidir “nikâhta denklik” meselesi. Gerekçe, temelde malum şablonun ürettiği yargıya, yani “insan haklarına, eşitlik prensibine aykırılık” söylemine yaslanmakla birlikte, onu ayet ve hadislerle desteklemek de ihmal edilmez. Derler ki: Burada baskın bir “Arapçılık” etkisi vardır. Arap olmayanın Arab‘a denk olamayacağı, hatta Arap kabileleri içinde Kureyşli olmayanın Kureyşli‘ye denk tutulmaması bu zihniyetin sonucudur. İslam Fıkhı, teşekkül döneminde baskın Arapçılık zihniyetinin etkisi altında bulunduğu için böyle … Devamını Oku

İcma Niçin Önemlidir?

Ebubekir Sifil2004, Gazete Yazıları, Şubat 2004

Muhammed Zâhid el-Kevserî merhum Makâlât‘ında, “Selef’in nasslardan anladığı neyse, anlaşılması gereken odur” der. İlahî dinlerin tahrif ediliş süreci, peygamber terk-i dünya ettikten sonra insanların zaman içinde dinî nassslara kendi anlayışlarını söyletmeleri şeklinde yaşanmıştır genellikle. Yaşadıkları çağın hakim zihniyeti, dünya görüşü ve “moda” akım(lar)ı neyse, onu dine ve dinin nasslarına tasdik ettirme gayreti, “tahrif“in öbür adıdır. Son ilahî dinin varlığını kıyamete kadar sürdürmesi, hükümlerinin ancak Efendimiz (s.a.v)’in tebliğ ve beyan buyurduğu aslî şekliyle muhafasazı yoluyla olacaktır. İhbar-ı Nebevî … Devamını Oku

Ahkâmın Sübutu

Ebubekir Sifil2004, Gazete Yazıları, Şubat 2004

Ocak ayının sonlarında “Bazı Usul Meseleleri” başlıklı üç yazı yazmıştım. O yazıların ilkinde de söylediğim gibi, internet üzerinden gelen sorular içinde sizinle paylaşılmasında fayda gördüklerimi bu köşeye taşımaya devam edeceğim. Bugün paylaşacağımız soru şöyle “Kitaplarda bir meselenin hükm-i şer’isi beyan edilirken, ilgili hükmün, bazan Kitap, bazan Kitap ve Sünnet ile, bazan Kitap, Sünnet ve Kıyas ile bazan da Kitap, Sünnet Kıyas ve İcma ile sabit olduğu ifade ediliyor. “Kitapla sabit olan bir hükmün ayrıca Sünnetle de veyahut … Devamını Oku

Kur’an’da İttifak Etmek

Ebubekir Sifil2004, Gazete Yazıları, Şubat 2004

CHP İstanbul milletvekili Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, geçenlerde bir TV kanalında, Mina‘da şeytan taşlama esnasında meydana gelen ve birçok hacının ölümüne yol açan izdihamı yorumluyordu. Gelen bir izleyici telefonu üzerine mevzu asıl mecraına döndü ve “Kur’an üzerinde birleşme” faslı açıldı. Programı sonuna kadar izleme gereği duymadığım ve meselenin nereye bağlanacağını tahmin ettiğim için televizyonu kapattım ve düşündüm: Bu söylemin “pratik değeri nedir?” Okuyucuya basit dinî bilgiler vermek için yazılmış kitaplarda “ef’al-i mükellefîn” diye bir bahis vardır. … Devamını Oku

İtikatta Çoğulculuk

Ebubekir Sifil2004, Gazete Yazıları, Şubat 2004

Günümüzde İslam’ı sonradan öğrenen/benimseyen insanları diğerlerine kıyasla belki de en fazla zorlayan husus, hangi itikadî sistemi benimseyeceği sorusunun cevabıdır. İtikadî fırkaların birbiri peşisıra zuhur ettiği ve Amip gibi bölünerek çoğaldığı ilk dönemleri dışarıda tutarsak, Modern döneme kadar Ehl-i Sünnet‘in kendisini ispat etmiş hakimiyeti dolayısıyla böyle bir sorun yaşanmadığını söylemek yanlış olmaz. Ancak Modern dönemde, gerek Ehl-i Sünnet akidesini güçlü bir şekilde savunacak yetkin alimlerin azalmış olması, gerekse İslam dünyasını iç muhasebeye iten siyasal, ekonomik, askerî vd. alanlarda … Devamını Oku

İmam eş-Şâfi’î’nin Sistemi

Ebubekir Sifil2004, Gazete Yazıları, Şubat 2004

İslam Fıkhı‘nın esas olarak Kur’an, Sünnet, İcma ve Kıyas‘tan oluşan 4 temel üzerine kurulması, bir “fikir” veya “proje” değil, başından beri var olan bir “realite”, bir “fenomen”dir. Fıkıh binası bu 4 ana delil (ve diğer fer’î deliller) üzerine bina edilirken elbette nassların yapısından ve anlayış farklılıklarından kaynaklanan ihtilaflar olmuştur; ancak özellikle 4 mezhepten herhangi birisinin bu 4 delil üzerinde ihtilaf ettiğine dair elimizde herhangi bir veri mevcut değildir. Hal böyle iken özellikle İslam Hukuku Metodolojisi (Usul-i Fıkıh) … Devamını Oku

Zor Zamanlarda ‘Huzur’a Yöneliş Hicret

Ebubekir Sifil2004 Yılı, Dergi Yazıları, Dergilere Göre, Semerkand Dergisi, Yıllara Göre

Hicret denince akla ilk gelen, Rasul-i Ekrem s.a.v. Efendimiz’in, 622 yılında Mekke’den Medine’ye intikali hadisesidir. Ancak hicret, gerek İslâm tarihinde çok büyük önemi olan bir vaka olarak, gerekse bir kavram olarak bundan daha derin ve geniş bir anlam sahasına sahip. Burada hicreti “olay” ve “kavram” olarak ikiye ayırmamız sebepsiz değil. Takip eden iki yazımızda ayrıntılı olarak göreceğimiz gibi, hicretin hayatımızda her iki açıdan da vazgeçilmez önemi var. TARİHİN DÖNDÜĞÜ NOKTA Hz. Peygamber s.a.v. Efendimiz, çile ve meşakket … Devamını Oku

“Nüzul-i İsa (as)”a Dair Üç Kitap

Ebubekir Sifil[dosya], 2004, Gazete Yazıları, Nüzûl-i İsâ, Ocak 2004

Bu mesele niçin önemli? Bunun birkaç cevabı var. Vahyî hakikatlerin “çağdaş” bakış açıları istikametinde ilmîlik kisvesine büründürülmüş “bana göre”lerle sulandırılmaya çalışıldığı bir dönemde itikadın bir bütün olarak muhafazası için. Batıdan ithal edilmiş “okuma” ve yorum yöntemlerinin etkisiyle İslam‘ın temel kaynakları hakkında en “uçuk” fikirlerin ortalıkta serbestçe dolaştığı böyle bir ortamda hangi gerekçelere dayandırılırsa dayandırılsın, “sem’iyyat” üzerine kurulu itikad sistemi bir bütündür ve bu sahada ancak sem’î delillerle konuşulabilir. “Nüzul-i İsa (a.s)” hakkında delalet ve sübut bakımından “kesinlik … Devamını Oku

Abalılar ve Sopalılar

Ebubekir Sifil2004, Gazete Yazıları, Ocak 2004

Marife‘nin 3. yıl 2. sayısında yer alan bir yazı üzerinde duracağım bugün. Dr. Ahmet Erkol imzalı bu yazı “Eş’arî Dönemi Arap Düşünce Biçimi ve Eş’arî Düşüncesinde Şâfiî’nin Etkisi” başlığını taşıyor. “Tek kanallı beslenme”ye iyi bir örnek oluşturan makalesinde yazar, İmam eş-Şâfi’î, İmam el-Eş’arî ve daha birçok isim etrafında –yer yer birbiriyle çeliştiği de gözlenen– öyle enteresan genellemeler yapıyor ki, okuduğunuz metnin “ilmî bir makale” mi, yoksa “ideolojik bir manifesto” mu olduğu konusunda karar vermekte zorlanıyorsunuz. Yazısının başlarında … Devamını Oku