Bugünün küresel dünyasında var olmanın iki yolu mevcut Bir: İradesini, küresel oyunu kurgulayanların iradesine teslim edip, onların emir eri gibi hareket ederek. İki: kendi kaderine sahip çıkıp, kendi oyununu kurgulama iradesini göstererek. Müslümanlar tarih boyunca ikinci yolu tercih etti. Başkasının oyununda figüran olmak hiçbir zaman benimsediğimiz alternatif olmadı. Oyunu hep kendimiz kurduk ve tarihe “nesne” olarak değil, “özne” olarak katıldık. Elbette bu, bedel isteyen, çaba isteyen, fedakârlık isteyen bir mesele. Büyük ülke olmak, kendi iç problemlerini halletmiş … Devamını Oku
Nereden Çıktı Bu IŞİD?
Son zamanlarda özellikle yurt dışı konferanslarının hemen tamamını bu meseleye hasretmek durumunda kaldım. Daha doğrusu talepler hep bu istikamette geliyor. Özellikle bir kısım gençlerimizin kafası hayli karışık. Bir yanda bir “Hilafet Devleti” ve o eksende sürdürülen bir “cihad” var; öbür yanda neredeyse bütün Ümmet burada bir arıza bulunduğunu söylüyor.. Öncelikle şunu söyleyelim: Bu bir arıza, evet. Ve bu arızayı konuşurken fotoğrafın bütününü ortaya koyabilmek için meseleye iki açıdan bakmak gerekiyor: IŞİD’i ortaya çıkaran iç ve dış faktörler, … Devamını Oku
Şii Yayılmacılığı
İran bir taraftan bölgede inisiyatif ve etki alanını genişletmeye dönük politikalar izlerken, diğer yandan kadim ve genetik Sünni düşmanlığı refleksiyle Şii karakterli yayılmacı politika dip dalga halinde ilerliyor. Oysa düz mantıkla bakınca bölge ve dünya ölçeğinde İran’ın İslam Dünyası’nın desteğine ciddi biçimde ihtiyacı var. Hal böyleyken “mezhep ihracı” faaliyetinin hız kesmeden, hatta ivme kazanarak devam etmesi ilk bakışta çelişki gibi görünüyor. İzleyebildiğim kadarıyla tek bir uydu kanalında 20 civarında Şiilik propagandası yapan televizyon var. İzleyemediklerim de hesaba … Devamını Oku