Soru: “… Senelerdir araştırıp duruyorum; şu yatsı namazının ilk sünneti ile ilgili ne sahih ne de zayıfı (hatta ne de uydurma) bir rivayet bulamadım…”
Cevap: Bildiğim kadarıyla yatsı namazının ilk sünneti hakkında hususi bir rivayet mevcut değildir. Hanefî mezhebinin Hadis hafızlarından Kasım b. Kutluboğa‘nın, et-Ta’rîf ve’l-İhbâr isimli eserinde, el-İhtiyâr‘daki, “Hz. Aişe (r.anha)’dan nakledildiğine göre Hz. Peygamber (s.a.v) yatsı namazının öncesinde ve sonrasında 4 rekât namaz kılar, sonra yan üstü uzanırdı” ifadesinin altını boş bırakmış olmasının sebebi de –Allahu a’lem– bu olsa gerektir.
Bununla birlikte ulema, “Dileyen için her iki ezan (ezan ve kamet) arasında namaz vardır” (el-Buhârî, Müslim ve daha başkaları) ve “Farz kılınmış her namazın öncesinde iki rekât vardır” (İbn Hibbân, ed-Dârekutnî ve daha başkaları) hadislerinin umumî ifadelerinden hareketle yatsı namazı öncesinde namaz kılınmasının müstehab olduğunu söylemiştir. Nitekim İbn Ebî Şeybe‘nin rivayet ettiğine göre İbn Ebî Leylâ şöyle demiştir: “Hz. Peygamber (s.a.v)’in ashabına yetiştim; her ezan esnasında (akabinde) namaz kılıyorlardı.”
İmam Ebû Hanîfe, nafile namazların tek selamla 4’er rekât olarak kılınmasının efdaliyetine kail olduğu için yatsı namazının farzından önce kılınan namazın da 4 rekât olarak kılınmasının daha efdal olduğu görüşündedir. Bununla birlikte bu namaz iki rekât olarak da kılınabilir.
Yatsı namazının farzından önce kılınan bu namaz, hakkında hususi bir rivayet mevcut olmadığı için “sünnet” değil, “müstehap” hükmündedir ve farz namazların önünden veya ardından kılınan diğer namazların hükmü –kendi aralarında da derece farklılıkları olmakla birlikte– buna göre daha kuvvetlidir…
Yukarıdaki hadislerin umum ifadeleri, akşam namazını da kapsadığı halde akşam namazının farzından önce herhangi bir namaz kılınmasını doğru bulmayanlar (ki Hanefî mezhebi imamları bu görüştedir) Efendimiz (s.a.v) ve Sahabe‘nin böyle bir namaz kılmadıklarını bildiren rivayetleri esas almışlardır. (Bu rivayetler için bkz. en-Nîmevî, Âsâru’s-Sünen, 221-2) Bunun yanısıra, yukarıda ilk sırada zikrettiğim rivayetin bir varyantında akşam namazının istisna edilmiş olması da bu görüşte olanların delillerindendir. Bu konudaki rivayetlerin tearuzu sebebiyle Şâfiî mezhebine mensup Hadis hafızlarından Veliyyüddîn el-Irakî, “Hadislerde zikredilen nafile namazların müstehap olduğunda ihtilaf yoktur. Sadece akşam namazından önceki iki rekât bunun istisnasıdır. Ashabımızın (Şâfiîler’in) bu konuda iki görüşü vardır. En meşhur olanı, bu namazın müstehap olmadığı şeklindedir. Muhakkikler nazarında sahih olan ise müstehap olduğudur” demiştir.
Milli Gazete – 4 Aralık 2003