Hz. Ömer (ra) ve Rıdvan Ağacı-1

Ebubekir Sifil2006, 2006 Yılı, Gazete Yazıları, Mart 2006, Mart Ayı 2006 OS, Okuyucu Soruları

Soru:

Hz. Ömer’in, insanlar şirke düşerler endişesiyle Bey’aturrıdvan ağacını kestirdiği söyleniyor. Ashabın bir ağaç sebebiyle şirke düşmesi nasıl olur? Bu meselenin aslı nedir?

Cevap:

Bilindiği gibi Hz. Peygamber (s.a.v) Hicret’in 6. yılında 1600 sahabi ile Kâbe’yi ziyaret maksadıyla Mekke’ye doğru yola çıkmıştı. Buna izin vermek niyetinde olmayan Mekke müşrikleriyle görüşmek için giden Hz. Osman (r.a) gecikince öldürüldüğü haberi yayıldı. Bunun üzerine Efendimiz (s.a.v), beraberinde bulunan sahabîlerden, müşriklerle ölümüne savaşma ve geri dönmeme konusunda bey’at aldı. 48/el-Feth, 18 ayetinde Allah Teala’nın, burada Efendimiz (s.a.v)’e bey’at edenlerden razı olduğunu ifade buyurulmuştur ki, buna atfen bu bey’ata “Rıdvan bey’atı”, altında gerçekleştiği ağaca da “Rıdvan ağacı” denmiştir.

Bazı kaynaklar, insanların bu ağaca aşırı ilgi göstermesi ve yanında namaz kılmaya özel bir önem atfetmesi sebebiyle Hz. Ömer (r.a)’in bu ağacı kestirdiğini nakletmektedir. Bunların başında İbn Ebî Şeybe gelir. O, el-Musannef’te şöyle rivayet etmiştir: “Ömer, insanların, altında bey’atın vuku bulduğu ağaca geldiğini haber aldı. Bunun üzerine emir verdi ve ağaç kesildi.”[1]İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, II, 269.

Aynı konuda ulaşabildiğim bir diğer rivayet de İbn Sa’d’a aittir ve biraz daha açıktır: “İnsanlar, “Rıdvan ağacı” denen ağaca gelir ve yanında namaz kılarlardı. Ömer b. el-Hattâb bu durumu haber alınca böyle yapanları tehdit ve ağacın kesilmesini emretti ve ağaç kesildi.”[2]İbn Sa’d, et-Tabakâtu’l-Kübrâ, II, 299.

Konu hakkında vakıf olabildiğim rivayetler bunlardan ibaret.[3]Keza bkz. İbn Seyyidinnâs, Uyûnu’l-Eser, II, 160. Ayrıca rivayet tefsirlerinden 48/el-Feth, 18 ayetinin tefsiri meyanında serd edilen rivayetlere de bakılabilir. Her iki kaynakta da rivayet, İbn Ömer (r.a)’ın azatlısı, Tabiun’un ileri genlerinden Nâfi’ kanalıyla gelmiştir. İbn Hacer ve el-Aynî, İbn Sa’d rivayetinin isnadının sahih olduğunu söylemiştir.[4]İbn Hacer, Fethu’l-Bârî, VII, 448; el-Aynî, Umdetu’l-Karî, XVII, 220.

Ne var ki İmam Ahmed b. Hanbel, Nâfi’in, arada vasıta olmaksızın doğrudan Hz. Ömer (r.a)’den naklettiği rivayetlerin münkatı olduğunu söylemiştir.[5]İbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, X, 307. Bu demektir ki Nâfi’ Hz. Ömer (r.a) ile görüşmemiş ve kendisinden bir şey işitmemiştir. Bunu bizzat naklettiği halde İbn Hacer’in, söz konusu rivayetin senedini mutlak bir şekilde tashih etmesi (sahih olduğunu söylemesi) düşündürücüdür. İbn Ebî Şeybe rivayetinin senedinin de –söz konusu inkıta dışında– sahih ve ravilerinin güvenilir olduğunu bu arada kaydetmiş olalım.

Bu rivayetten anlaşılan odur ki, Hz. Ömer (r.a)’in hilafeti dönemine gelene kadar insanlar bu ağacın altında namaz kılmaya özel bir önem vermiş ve bu uygulama bu şekilde devam etmiştir. Ne var ki, Rıdvan bey’atının vuku bulduğu h. 6 yılı ile Hz. Ömer (r.a)’in hilafeti arasında en az 7-8 sene bulunduğu halde bu uygulamanın kimseden bir itiraz görmeden devam etmiş olması düşündürücüdür. Hatta birtakım sahih rivayetlerde Sahabe’nin, Rıdvan ağacının yerini tesbite özel bir önem verdiği nakledilmiştir ki, konuyu ilgi çekici bir boyuta taşıyan bu noktadır.

Devam edecek.

Milli Gazete – 18 Mart 2006

Kaynakça/Dipnot

Kaynakça/Dipnot
1 İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, II, 269.
2 İbn Sa’d, et-Tabakâtu’l-Kübrâ, II, 299.
3 Keza bkz. İbn Seyyidinnâs, Uyûnu’l-Eser, II, 160. Ayrıca rivayet tefsirlerinden 48/el-Feth, 18 ayetinin tefsiri meyanında serd edilen rivayetlere de bakılabilir.
4 İbn Hacer, Fethu’l-Bârî, VII, 448; el-Aynî, Umdetu’l-Karî, XVII, 220.
5 İbn Hacer, Tehzîbu’t-Tehzîb, X, 307.