Eminevim tecrübesinin, ekonomik pek çok aktüel problemin çözümüne ilham kaynağı olmaktan öte, fiilî bir örneklik teşkil edebileceğini, ettiğini söylemek gerçeğin ifadesi olacaktır.

Bu yazıyı yazmadan önce kendilerinden istediğim dokümanı esas alarak bu son derece önemli tecrübe hakkında, konuya duyarlı kamuoyunun bilmesinde fayda mülahaza ettiğim hususları maddeler halinde ifade edeyim:

1. “Elbirliği” adını verdikleri sistemi 1991 yılında hayata geçirmişler. Öncelikli faaliyet alanını, Eminotomotiv iştirakçilerinin araba ihtiyacını karşılamak oluşturmuş. 2005 yılına kadar bu çalışmayı örnek bir titizlikle sürdürmüşler.
2. 2005 yılında “Eminotomotiv”in yanıda “Eminevim”i eklemişler. Aynı çalışma sistemiyle, iştirakçilerinin ev ihtiyacını da karşılamaya başlamışlar.
3. Bugüne kadar Emin Otomotiv organizasyonuna iştirak eden 50 bin civarında kişi otomobil sahibi olmuş.
4. 2005 yılında başlayan Emin Evim organizasyonu bugüne kadar 3 bin civarında insanımızı ev sahibi yapmış.
5. Şu an itibariyle 20 bin civarında iştirakçi ev ve otomobil için taksit ödüyormuş.

Sistem iştirakçilere 3 farklı seçenek sunuyor:

• Peşinatsız çekiliş seçeneği
• Peşinatsız vade ortası seçeneği
• Peşinatlı seçenek

Bu seçenekler hemen herkesin mali durumuna göre sistemden istifade etmesini sağlıyor.

Elbirliği sisteminin mortgage’dan ya da diğer kredi sistemlerinden birkaç önemli farkı var: Faizsiz bir sistem olması, her bütçeye göre seçenekler sunması, Türkiye’nin her yerinden ev alınabilmesi, kirada olanlar için yardım yapılması, ev alacak kişiye ödemelerinde kolaylıklar sağlaması bunların başında geliyor.

Burada olabildiğince özetleyerek aktarmaya çalıştığım “Elbirliği” sistemiyle ilgili olarak http://www.eminevim.com/default.aspx adresinden, telefonla (444 36 46) ya da 40’ı aşan şubelerinden birine giderek (http://www.eminevim.com/subeler) geniş bilgi alınabilir.

Bitirmeden bir noktaya daha değineyim: Bazı kardeşlerimiz, “Elbirliği” sisteminde organizasyonu sağlayan Eminevim ya da Eminotomotiv’in bir miktar organizasyon ücreti almasının caiz olup olmadığını soruyor.

Bu ücretin caiz olduğunda hiç şüphe yok. Onbinlerce insanın böyle bir organizasyonda bir araya getirilmesi kolay bir iş değil. Elbette bunun bir maliyeti olacak.

Gerek ülkemizde, gerekse –bildiğim kadarıyla– dünyada bil “ilk” olan bu tecrübenin büyütülerek yaşatılması sadece iştirakçilerinin ya da organizatörlerin değil, genel olarak Ümmet-i Muhammed’in kazanımı olacaktır.

Gerek şahsıma, gerekse Daru’l-Hikme’ye ev ve araba ihtiyacı konusunda insanımızdan soru gelmediği gün yok. Gerek bugüne kadar gelen sorulara, gerekse bundan sonra gelecek olanlara bu yazı toplu bir cevap olsun.

17 Kasım 2012 – Milli Gazete