“Bu Cadde Çıkmaz Sokak”

Ebubekir Sifil2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007

Avrupa Birliği’ne karakterini veren temel kabullerle yollarımız ne zaman kesişse, “Çağdaş uygarlık seviyesi”ni Türkiye’nin önüne hedef olarak koyan Modernleştirme projesi, halkın kimliğinin ve değerlerinin o kabuller doğrultusunda dönüştürülmesini tartışmasız bir biçimde öngörüyor ve uyguluyor. Bu, son zamanların dillere pelesenk olan söylemi “Medeniyetler buluşması”nın vazgeçilmez pratiği olarak işleyen bir mekanizma. Ancak hep ölüm gösterilip sıtmaya razı edilen Müslüman halktan beklenen bu “tek yönlü” hareket nereye kadar? Dünyabülteni.net’in haberine göre Avrupa Konseyi tarafından hazırlanan bir raporda “Tanrının dünyayı 6 … Devamını Oku

Hadisler Ve Modern Değerlendirmeler

Ebubekir Sifil2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007, Haziran Ayı

Soru Sayın kardeşim; sizin gazetede yayınlanan kütüb-i sitte’deki üç hadis ile ilgili, prof. dr. Süleyman Ateş’e soru sordum. Gelen yanıt aşağıdaki gibidir. Aklınızı başınıza toplamanız dileği ile saygılarımı sunarım. “… Ayrıca bu gibi şeyler dinin değil, dünyanın sınırı içindedir. Peygamberimiz din konusunda insanlara kurallar belirlemiş, dünya işini insanların deneyimine bırakmıştır. “Siz dünya işlerinizi benden iyi bilirsiniz!” buyurmuştur. Hadis diye ortaya atılan, akıl ve mantık dışı birçok söz Peygamberimize iftiradır. Kütüb-i Sitte denilen Hadis mecmualarında bulunan sözler içinde … Devamını Oku

Başka İşimiz Yok Mu?

Ebubekir Sifil2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007

“Hoşgörü”, “çoğulculuk”, “herkese bulunduğu konumda saygı”… gibi “ayartıcı” davranış kodları ruhumuza sindikçe neyin önemli, neyin görmezden gelinebilecek önemsizlikte olduğu birbirine karışıyor. Söz gelimi İslam Dünyası’nın ve ülkemizin içinden geçmekte olduğu bu zor dönemde konuşmamız gereken en önemli şey ne olmalı? İşgaller? Direnişler? Mücadele yöntemleri? Sindirilmiş ve uyuşturulmuş ruhların harekete geçirilmesi?… Bütün bunlar gündemin birinci maddesi olarak tesbit edilmeyi hak edecek önem ve ağırlıkta. Bu doğru. Peki işgal sadece askerî ve ekonomik sahada mı? Bilincimize ve itikadî çizgimize … Devamını Oku

Nuzul-i İsa (as), Kelam Alimleri, Hadisler-5

Ebubekir Sifil[dosya], 2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007, Nüzûl-i İsâ

Nüzul-i İsa (a.s) meselesinde Ehli Sünnet Kelam alimlerinin tutumunun ne olduğu sorusunun cevabının alabildiğine net olduğu, yapılan iktibaslarla sanırım anlaşılmıştır. Bu noktada Ehl-i Sünnet Kelamı adına söylenmiş ne varsa bir bir sayıp dökmenin gereksiz olduğu da öyle.. İlgili rivayetlerin “haber-i ahad” olduğu yolundaki tesbite gelince, el-Kevserî merhumun da ısrarla vurguladığı gibi, hangi ilim dalının iştigal sahasıyla ilgili konuşuyorsak, o sahanın otoritelerinin görüş ve eserlerini kaynak olarak kullanmak durumundayız. İlke budur. Şu halde yapılması gereken, nüzul-i İsa (a.s) … Devamını Oku

Nuzul-i İsa (as), Kelam Alimleri, Hadisler-4

Ebubekir Sifil[dosya], 2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007, Nüzûl-i İsâ

Nüzul-i İsa (a.s) meselesinde Ehl-i Sünnet Kelam alimlerinin tutumuna gelince; İmam Ebû Hanîfe, el-Fıkhu’l-Ekber’de şöyle der: “Mi’raç haberi haktır. Onu reddeden, sapkın ve bid’atçidir. Deccal’ın hurucu, Ye’cüc-Me’cüc, güneşin batıdan doğması, Hz. İsa ‘(a.s)’ın gökten inmesi ve kıyamet gününün sair alametleri, sahih haberlerde varit olduğu üzere haktır, gerçekleşecektir.”[1]el-Fıkhu’l-Ekber, 64; Ali el-Karî şerhiyle birlikte, 322 vd. İmam et-Tahâvî, Hanefî mezhebinin üç imamının itikadî çizgisini zikrettiği el-Akîdetu’t-Tahâviyye’de şöyle der: “Kıyamet alametlerine inanırız. Deccal’ın hurucu, Hz. İsa (a.s)’ın gökten inmesi… bu … Devamını Oku

Nuzul-i İsa (as), Kelam Alimleri, Hadisler-4

Ebubekir Sifil[dosya], 2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007, Nüzûl-i İsâ

Nüzul-i İsa (a.s) meselesinde Ehl-i Sünnet Kelam alimlerinin tutumuna gelince; İmam Ebû Hanîfe, el-Fıkhu’l-Ekber’de şöyle der: “Mi’raç haberi haktır. Onu reddeden, sapkın ve bid’atçidir. Deccal’ın hurucu, Ye’cüc-Me’cüc, güneşin batıdan doğması, Hz. İsa ‘(a.s)’ın gökten inmesi ve kıyamet gününün sair alametleri, sahih haberlerde varit olduğu üzere haktır, gerçekleşecektir.”[1] el-Fıkhu’l-Ekber, 64; Ali el-Karî şerhiyle birlikte, 322 vd. İmam et-Tahâvî, Hanefî mezhebinin üç imamının itikadî çizgisini zikrettiği el-Akîdetu’t-Tahâviyye’de şöyle der: “Kıyamet alametlerine inanırız. Deccal’ın hurucu, Hz. İsa (a.s)’ın gökten inmesi… … Devamını Oku

Nuzul-i İsa (as), Kelam Alimleri, Hadisler-3

Ebubekir Sifil[dosya], 2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007, Nüzûl-i İsâ

İmam el-Mâturîdî’nin, nüzul-i İsa (a.s) meselesine Te’vîlâtu’l-Kur’ân’ın muhtelif ciltlerinde muhtelif vesilelerle yer verdiğini gösteren örneklerden bir kısmını daha önceki yazılarda görmüştük. Bugün konuya buradan devam edelim: İmam el-Mâturîdî, 3/Âl-i İmrân, 49 ayetini tefsir ederken şöyle der: “Hz. İsa (a.s)’ın hayatı baştan sona mucizeyle donatılmıştır. Zira O, diğer insanlardan farklı biçimde babasız olarak dünyaya gelmiş, beşikteyken konuşmuş, (…), başka birisi O’na benzetilmiş ve bu suretle öldürülmüş, O ise göğe kaldırılmıştır. Bütün bunlar mucizedir…”[1]Te’vîlâtu’l-Kur’ân, II, 307-8. Aynı surenin 54. ayetinin … Devamını Oku

Nuzul-i İsa (as), Kelam Alimleri, Hadisler-2

Ebubekir Sifil[dosya], 2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007, Nüzûl-i İsâ

Ehl-i Sünnet’in iki imamı el-Mâturîdî ve el-Eş’arî’nin, nüzul-i İsa (a.s) meselesini erkân-ı imaniye arasında gördüğü ve bu sebeple bu meseleye eserlerinde yer verdiği, keza daha sonraki ulemanın tavrının da farklı olmadığı, onların eserlerine müracaatla kolayca tesbit edilecek bir husustur. Sözü fazla uzatmadan İmam el-Mâturîdî’nin tavrına bakalım. Yakın zamana kadar elimizde sadece Kitâbu’t-Tevhîd’i bulunduğu ve orada da herhangi bir tasrihat yer almadığı için İmam el-Mâturîdî’nin bu mesele hakkındaki tavrının olumsuz olduğu şeklinde bir kanaatin yerleşmiş bulunduğu görülüyor. Ancak … Devamını Oku

Nuzul-i İsa (as), Kelam Alimleri, Hadisler

Ebubekir Sifil[dosya], 2007, Gazete Yazıları, Haziran 2007, Nüzûl-i İsâ

Yeni Ümit dergisi, Ocak-Şubat-Mart 2007 sayısında Nuzul-i İsa (a.s) üzerine Fethullah Gülen hocaefendi ile yapılan bir söyleşiye yer vermiş. Hocaefendi kendine özgü üslubuyla meseleyi gayet güzel çerçevelemiş. Ancak bir yerden sonra, Hz. İsa (a.s)’ın nüzulüyle ilgili hadislerin epistemolojik kıymeti, Akaid imamlarının konuya bakışı ve nüzulün keyfiyeti hakkında söyledikleri, daha önce yaptığı izahatı adeta nakzeder mahiyette. Mesela söyleşinin başlarında nuzul-i İsa (a.s) ile ilgili hadislerin durumu hakkında şunları söylüyor: “Meselenin dinî temellerine gelince; Hazreti Mesîh’in âhir zamanda tekrar … Devamını Oku